Tıp Fakültesi öğrencisinden TÜBİTAK başarısı…
Üsküdar Üniversitesi öğrencileri ve öğretim üyeleri önemli başarılara imza atmaya devam ediyor. Tıp Fakültesi İngilizce bölümünden 2’nci sınıf öğrencisi İlayda Güvel, TÜBİTAK-STAR Lisans burs programı kapsamında ‘‘Kolesterol ile indüklenen in vitro lipit birikimi ve in vivo NASH modellerinde NRF-2 aktivasyonunun etkisi’’ başlıklı projesi ile bursiyer olarak desteklenmeye hak kazandı. Projenin yürütücülüğünü Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nesrin Kartal Özer üstlenirken, araştırmacısı ise Tıp Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Tuğçe Demirel Yalçıner oldu. Ayrıca projede çalışmaya başlayan İlayda Güvel araştırmalarına da devam ediyor.
223S770 nolu TUBİTAK-COST projesinde, Tıp Fakültesi İngilizce programı 2’nci sınıf öğrencisi İlayda Güvel TUBİTAK-STAR Lisans burs programı kapsamında bursiyer olarak desteklenmeye hak kazandı ve projede çalışmaya başladı.
Projenin yürütücülüğünü Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Nesrin Kartal Özer üstlenirken, araştırmacısı ise Tıp Fakültesi Dr. Öğr. Üyesi Tuğçe Demirel Yalçıner oldu.
“Yeni tedavi stratejilerinin geliştirilmesine katkıda bulunmayı umuyoruz”
Projenin amaçlarından bahseden Tıp Fakültesi İngilizce bölümü 2’nci sınıf öğrencisi İlayda Güvel; “Kolesterolün neden olduğu karaciğer hasarını hafifletmede yeni yolların keşfi ana amacımız. Kolesterolün neden olduğu lipit birikimini ve Nonalkolik Steatohepatiti (NASH) hafifletmede transkripsiyon faktörü Nrf-2'nin rolünü araştırmayı amaçlıyoruz. Bu süreçlere ilişkin anlayışımızı geliştirerek, düzensiz lipit metabolizmasına bağlı karaciğer hastalıkları, kardiyovasküler hastalıklar ve metabolik sendrom gibi diğer kronik durumlar için geniş etkileri olan yeni tedavi stratejilerinin geliştirilmesine katkıda bulunmayı umuyoruz.” dedi.
“Potansiyel tedavilere yeni bakış açıları sunabilmek en büyük hedefimiz”
Araştırmayla birlikte potansiyel tedavilere yeni bakış açıları sunabilmenin en büyük hedefleri olduğunun altını çizen Güvel; “Projeyi üstlenmemizin en büyük nedeni, nonalkolik steatohepatiti (NASH) ve kolesterolün neden olduğu yani lipit birikimiyle bağlantılı diğer karaciğer hastalıklarının, artan yaygınlığını anlama konusundaki kritik bir ihtiyacın söz konusu olmasıydı. Alkolsüz yağlı karaciğer hastalığının (NAFLD) ciddi bir formu olan NASH, karaciğer iltihabı, siroz ve karaciğer yetmezliğine yol açabilir. Maalesef şu anda etkili tedavi seçenekleri konusunda kısıtlı imkanlar sağlanıyor. Bu araştırmayla birlikte, karaciğer hastalıklarının ilerlemesine sebep olan yeni mekanizmaları ve yolları ortaya çıkararak potansiyel tedavilere yeni bakış açıları sunabilmek en büyük hedefimiz. Bu araştırmayla birlikte, karaciğer hastalıklarının ilerlemesine sebep olan yeni mekanizmaları ve yolları ortaya çıkararak potansiyel tedavilere yeni bakış açıları sunmak ve bu zorlu durumdan muzdarip hastalara değerli hocalarımın ışığında fayda sağlamayı umuyoruz.” ifadelerini kullandı.
“Kişiselleştirilmiş tıp yaklaşımlarının geliştirilmesine katkıda bulunmayı istiyorum”
Gelecek hedeflerinden bahseden Güvel, bu projede bulunmanın kendisine dahiliye alanında uzmanlaşma konusunda ilham verdiğini belirtti. Güvel; “Tıp eğitimim boyunca araştırma yapmayı edindiğim bilgiler ile yola çıkarak yeni ilgi alanlarımı keşfetmeye devam etmeyi planlıyorum. Oksidatif stres ve lipit metabolizmasına odaklanarak kronik hastalıkların altında yatan moleküler mekanizmalara ilişkin araştırmalarımı sürdürmeye kararlıyım. Bu sayede tedavileri bireysel hastalara göre uyarlayan, kişiselleştirilmiş tıp yaklaşımlarının geliştirilmesine katkıda bulunmayı çok istiyorum. Bu projede bulunmak, bana tıp fakültesinden sonra dahiliye alanında uzmanlaşma konusunda ilham verdi. Karmaşık durumların teşhis edilmesi ve yönetilmesine odaklanarak, edindiğim araştırma bilgilerini klinik uygulamaya entegre etmek istiyorum.” şeklinde konuştu.
Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)