Üsküdar Üniversitesi ve SODİMER, iş birliği protokolü imzaladı

Üsküdar Üniversitesi ve Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim Araştırma Derneği (SODİMER) arasında iş birliği protokol imza töreni gerçekleştirildi. İmza törenine Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, SODİMER Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan, Üsküdar Üniversitesi Genel Sekreteri Selçuk Uysaler, Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aylin Tutgun Ünal ile Üsküdar Üniversitesi Kurumsal İletişim Daire Başkanı Tahsin Aksu katılım sağladı. 

Prof. Dr. Levent Eraslan: “Dijital dünyanın böylesi kurumlara çok ihtiyacı var”

Protokol töreninin açılış konuşmasını yapan SODİMER Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan dijital dünyaya dönük olan çalışmalar hakkında değerlendirmelerde bulundu. Eraslan; “SODİMER iki sene önce kurulmuş ve dijital dünyanın rehberi mottosuyla çalışmalar yapan bir sivil toplum kuruluşudur. Sayın Nevzat Tarhan hocayla da daha önce bir iki toplantıda beraber olmuştuk. Şu anda da bu protokolü imzalayacak olmanın da büyük bir keyfini yaşıyoruz. Bizim dört çalışma alanımız var. Dijital oyunlar, sosyal medya, dijital güvenlik ve dijital para. 100’e yakın öğretim üyesi, 7 direktörlük, 2 ülke temsilciliği olan ve kendi alanında bütün çalışmaları ücretsiz yapan bir STK’yız. Anadolu Üniversitesi’nde rektör yardımcısıyken oluşturduğum akademik bir birimin devamı niteliğindedir. Dijital öğretmen akademisi, dijital anne baba okulu ve şu anda bugün açılışını yapacağımız metaverse okulu, matematik destek programları gibi çok yoğun bir şekilde çalışmalar yapmaktayız. Ayrıca geçen hafta da Türkiye Metaverse Platformu adlı bir yapılanmayı gerçekleştirdik. 20 büyük şirketin içerisinde olduğu yerli ve milli düşünen herkese de açık olan bir yapıdır. İki önemli kurum, sizin de dijital dünyaya dönük yaptığınız çalışmaları bilmekteyim. Bu anlamda inşallah çok güzel bir iş birliği, güzel bir sinerji yaratırız. Çünkü dijital dünyanın böylesi kurumlara çok ihtiyacı var. Bizim şu an oluşturduğumuz sistematikte son iki yılda yüz bin öğretmene eğitim verdik. Binlerce kişiye eğitim veriyoruz ve tamamını da ücretsiz yaptığımızı bir daha yenilemek isterim.” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan: “Toplumda dijitalleşme konusunda küresel bir rüzgâr var”

Dijitalleşmenin öznesi mi yoksa nesnesi mi olacağımız konusundan bahseden Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Bu konuda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Dijitalleşme dünyada ciddi bir şekilde 21. Yüzyılın bir gerçeği olarak ortaya çıktı. Bütün dünyada böyle bir dijital dönüşüm yaşanıyor. Daha doğrusu dijital devrim yaşanıyor. Bu dijitalleşmeyi erken fark edip bununla ilgili toplumu bilgilendirme çalışmaları yapan Levent hocamı izliyorum. Bu vesileyle de teşekkür ediyorum. Toplumda dijitalleşme konusunda küresel bir rüzgâr var. Burada biz dijitalleşmenin öznesi mi olacağız, nesnesi mi olacağız? Buna karar vermek gerekiyor. Dijitalleşmenin nesnesi olacaksak bazıları üretecek, biz uygulayacağız. Böyle durumda emperyalizmin nesnesi olacağız. Yani sömürülen olacağız. Şu anda dünyadaki bütün kolonizasyon çalışmalarındaki bu post kolonyal çalışmalardan bir tanesi de sömürgecilik sonrasındaki yeni bir sömürgecilik anlayışıdır. Bu gönüllülük üzerine yürüyen, rızaya dayalı yürüyen bir sömürgecilik anlayışı. Bu insanın fıtratında olan bir şeydir.”  ifadelerini kullandı.

“Güç mücadelesi de değil, hâkimiyet mücadelesidir”

Dijitalleşmeyi bir amaç değil, araç olarak kullanmamız gerektiğini vurgulayan Tarhan; “Gücü elinde olan, o gücü devam ettirmek istiyor. Aslında bu güç mücadelesi de değil, hâkimiyet mücadelesidir. Daha çok zengin olayım daha çok güçlü olayımdan daha çok, daha çok dünyaya hâkim olayım duygusu vardır. Bu hâkimiyet duygusu içerisinde dijitalleşme dünyaya hükmetmek isteyenlerin eline çok ciddi fırsatlar verdi. Burada hayır deme, ben olma bilincine sahipsek, kendimiz olmak istiyorsak böyle durumlarda kendi sınırlarımızı korumayı, kendi platformlarımızı oluşturmayı bilmemiz gerekiyor. Bu konuda dijitalleşmeyi bir amaç değil, araç olarak kullanmamız gerektiğini fark etmemiz gerekiyor. Bunun kurbanları en çok çocuklar ve gençler oluyor. Anne baba okulu tarzında buna başlamış olmanız çok güzel. Bu nedenle bu çalışmalar devletin yapabileceği çalışmalar değildir. Gönüllülük isteyen, adanmışlık isteyen çalışmalardır. Bu nedenle böyle uygulamalar her zaman karşılıksız olduğu için karşıdaki insanlar bir şey beklemedikleri için daha ikna edici, kabule daha yakın oluyorlar. Zaten bir insanda zihinsel dönüşüm yapmak için önce duygularda dönüşüm yapmak gerekiyor. Bu nedenle burada içtenliğimizle, samimiyetimizle, çıkarcı bir şekilde hareket etmememiz çok önemlidir. SODİMER’de bunu yapmaya çalışıyor. Bundan dolayı özellikle bir teşekkürü hak ediyor.” dedi.

“Grup zekâsı bu çağın zekâsıdır”

Bu çağdaki grup zekâsını harekete geçirmek için iyi bir iş birliği ve sağlıklı iletişim kurabilmenin önemine değinen Tarhan; “Üniversite olarak birlikte olmayı, birlikte bir şeyler yapmayı, birlikte hareket etmeyi başarırsak buna kolektif düşünce diyoruz, kolektif girişim diyoruz. Bireysel gelişimler, bireysel zekâlar sınırlıdır ama grup zekâsı bu çağın zekâsıdır. Bu nedenle bu çağdaki grup zekâsını harekete geçirmek için iş birliği, sağlıklı iletişim kurabilmek önemlidir. Dijitalleşmede gençlerden çok ümitliyim. Biz Bilim Fikir Festivali yapıyoruz. İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü ile birlikte 2013 yılında ilkini yapmıştır ve 2013’ün konusu yapay zekâydı. Yapay zekâ, 2018’de Davos’tan sonra parladı ama biz 2013’te bunun 5- 6 sene önce geleceğin burada olduğunu görerek lise öğrencilerine bu konuda bir şeyler yapın diyerek ortak bir iş birliği yapmışız. O tarihten beri Bilim ve Fikir Festivalini MEB ile birlikte sürdürüyoruz. Hatta bunun proje fikri de Üsküdar Üniversitesi oldu söyleyeyim. 2013’te lise öğrencileri ya da üniversite öğrencileri bunu yapıyor mu diye dünyada araştırdık. Türkiye’de ilktik. Öğrenmeyle eğlenceyi birleştirmek, disiplinli ve eğlenceli bir öğrenme sağlayabilmek, kalıcı öğrenme için önemliydi öğrenciler için de. Bu nedenle biz bunu hayata geçirdik. Bundan sonraki çalışmalarda da sürdüreceğiz. Dijitalleşmede muhakkak hayal kurmak çok önemlidir. Kurduğumuz hayalleri proje fikri ile ortaya çıkarıp buradan da bunları dijital alana taşımak istedik. Burada dijitalleşmenin faydaları gibi eksileri de var. Dünya dijital diktatörlüğe gidiyor diyenler haklı ama bunun çözümü yakınmak değil. Biz Doğu kültürüne yakın bir kültürüz. Yakınmak yerine adım atmak gerekiyor. Hani Anadolu’da bir söz vardır; ‘Şeytanı taşlamak yerine evliyayı alkışlamak.’ diye. Negatifi taşlamak yerine pozitifi pekiştirmemiz lazım. Dijitalleşmede de aynı şekilde olmalıdır. İnşallah güzel şeylere vesile olur.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

Online gerçekleştirilen program imzaların atılmasının ardından toplu fotoğrafın çekinmesiyle sona erdi.

 

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)