Bağımlılık modernizmin sonucudur...

Bağımlılık modernizmin sonucudur...

Türkiye bir süreden beri bonzai adlı sentetik bir uyuşturucunun pençesinde kıvranan gençlerin ölümüne şahit oluyor. Madde bağımlılığında yeni bir tür olan bonzai kullanımı ülkemizde gençler arasında oldukça yaygınlaşıp toplumu tehdit eder hale geldi. Son yıllarda antidepresan kullanımında da rekor artış gösteren ülkemiz insanının psikolojik durumunu ve madde bağımlılığından kurtulmanın yollarını Prof. Dr. Nevzat Tarhan’la konuştuk.

Depresyonla uyuşturucuyu ilişkilendirirsek çocuklarımız neden depresyona giriyor ve uyuşturucu kullanma ihtiyacı hissediyor?

Beyin haz ve mutluluk kimyasalı olan serotonin üretince kişi mutlu olur. Bu kimyasal depresyona bağlı olarak azalınca kişi kendi kendine mutlu olabilecek şeyler yapmaya çalışıyor. Uyuşturucu aldığı zaman yapay olarak beyindeki serotonin depoları aktif hale geçiyor ve kişi o anda haz almaya başlıyor.

BEKLENTİ ÇITASI YÜKSELDİ

İlk uyuşturucu kullanımından sonra kişide ne gibi değişimler meydana geliyor?

Bir müddet sonra kişi maddeyle haz almaya başlayınca artık normal ilgi alanlarıyla hayattan haz almaktan vazgeçiyor ve uyuşturucuyla beyin kısa yol oluşturuyor. Beyinde ödül sistemi harekete geçiyor ve ödüle doymayıp hep daha fazlasını istiyor. Emek vermeden, yorulmadan daha fazla haz elde etmenin peşine düşüyor. İnsanların beklenti çıtası yükseldi. Hazza doymuyorlar. Bunun sonucunda da zevk tuzaklarına kolay düşebiliyorlar. Uyuşturucularda bunun gibi bir zevk tuzağı.

Türkiye’de uyuşturucu kullanımı ne aşamada?

Türkiye’de uyuşturucu kullanımı artıyor. Son zamanlarda esrar, eroin gibi uyuşturucular değil de bonzai kullanılıyor. Esrarın ya da normal sigaranın içine sıkılarak rahatlıkla içilebiliyor. Ayrıca ucuzluğunun yanında kolay elde edebildiği için de hızla yaygınlaştı.

BONZAİ AKIL HASTALIĞI YAPIYOR

Bonzainin en yaygın ölüm şekli nedir?  Bu maddeyi kullananlar üzerinde bir araştırma yaptınız mı?

Ölüm nedeni genellikle kalp krizi şeklinde oluyor.  Bonzai beyni uyarıyor ve beyinde kalp damar sistemindeki alanlar aktif hale geçiyor. Bonzai kullanan birine maddeyi kullandığında ne hissettiğini sorduğumuzda; hiç yalnızlık çekmediğini ve kendini güvende hissettiğini söylüyor.  Bonzainin bir diğer özelliği ise kişi de şizofrenik  akıl hastalığı ortaya çıkarıyor. Bizim en çok karşılaştığımız durum bu. Bonzai aldığı için akıl hastası olmuş kişiler geliyor. Araştırma neticesi o kişi geçmişinde yaşamadığı halde birden garip sesler duymaya, hayaller görmeye başlıyor. Madde beynin hatalı protein üretmesine sebep oluyor.

Bonzai kullananların yaş ortalaması kaç?

On beş yirmi yaş arası gençler arasında çok yaygın. Ayrıca şunu da belirtmek isterim ki; bonzainin içine vücutta uzun süre kalabilmesi için fare zehiri gibi çeşitli kimyasallar katıyorlar. İşte bu yüzden maddenin dozu arttırılınca kişinin yaşı kaç olursa olsun ani kalp durması yapıyor.

EROİNDEN DAHA TEHLİKELİ

Bir kaç kullanım sonrası ölüm kaçınılmaz oluyor diyebilir miyiz?

Doz arttıkça evet. Klinik olarak bonzai eroinin yerini tuttu.  Böyle giderse bonzai önümüzdeki  on yılda eroin ticaretine en büyük darbeyi vuracak. Çünkü üretimi tarım, ekim gerektirmiyor, sentetik. Eroinden daha büyük bir tehlike.  On iki çeşidi var. Narkotik, köpeklerle vs eroini saptayabiliyor ama bonzai çok daha farklı. Azotun yerini değiştirerek maddeyi değiştiriyorlar, aynı etkiyi koruyor fakat laboratuvar da ölçümünü değiştiriyor.

Bonzaiden kurtuluş yolu var mı? Amatem bu maddenin tedavisi için yeterli mi?

Amatem’e giden gençler bir madde kullanmışsa, oraya gittiği zaman kültürünü öğreniyor. Daha çok cezaevine girip suç becerileri kazanıldığı gibi Amatemlerde de madde kültürünü öğrenip daha zararlı hale geliyor. Bu nedenle de Amatemler de eğer rehabilitasyon yapılmıyorsa zarar verme potansiyeli doğuyor.

Aile ya da öğretmen çocuğun bonzai ya da herhangi bir madde kullandığı nasıl anlayabilir?

Madde çocuğun alışkanlıklarını, yaşam stilini değiştirir. Geç kalkar, yarım bıraktığı işleri yapmaz, kendini ihmal eder. Gülünecek yer de gülmeme,  ağlanacağı yer de ağlayamama gibi sosyal duygu bozuklukları oluşur. Sık sık hasta olmaya başlarlar.

KİŞİ MADDEYE AŞIK  OLUYOR

Kişi ile madde arasında nasıl bir bağ kuruluyor?

Aşık olan bir insan nasıl bir yaşam sistemine giriyorsa madde kullanan da öyle oluyor. Başka şey düşünemez hale geliyor. Sadece onu düşünüyor, onunla ilgileniyor onunla yatıp onunla kalkıyor. Bir konuşma esnasında lafı dolandırıp ona getiriyor. Bu kişiler adeta maddeye aşık oluyorlar ve kendisini maddenin içinde yok etmeyi  göze alacak derece gerçeklikten kopuyorlar.

Bir yakınımızın madde kullandığını fark edersek  ona nasıl yaklaşmalıyız?

Kişiliği değişir. Mesela banyoda uzun kalır. Odalara kapanıp perdeleri kapatır. Sık sık sağlık sorunları yaşar ve dinlenmekle geçmeyen yorgunlukları olur. Bu değişimleri gözlemlemek lazım. Nasihat verip sorgular gibi değil de oturup konuşmak gerekiyor. Onun ilgi alanından bir kişi diyalog kurabilirse bir müddet sonra açılıyor. İlk önce güven oluşturmak lazım.

ZAYIF AİLE VE KÖTÜ ARKADAŞ TEHLİKESİ

Genellikle madde kullanımları hangi problemlerde baş gösteriyor? Yani ailesi düzgün, iyi eğitim almış bir çocuk merak sonucu maddeye başlayabilir mi?

Çeşitli nedenlerle madde kullanımına başlanabiliyor fakat dediğimiz gibi ortak iki özellik var; zayıf aile ve kötü arkadaş. Ailenin sığınak gibi olması, içinde sevgi ortamı olması lazım. Bu nedenle maddeye karşı en büyük mücadele yöntemi sağlıklı aile ortamıdır. İyi bir aileye sahip bir genç maddeye yönelse bile bir müddet sonra ailesini tercih ediyor.

Madde bağımlılığı ve benzer tehditler toplum olarak değerlerimizden uzaklaşmamızın bir neticesi olabilir mi?

Zevkin  ve bencilliğin yüceltildiği bir çağdayız. Zevkçiliğin ve bencilliğin olduğu yerde insanlar bir müddet sonra yalnızlaşıyorlar. Yalnızlaştıktan sonra da depresyon  ve mutsuzluk söz konusu oluyor, maddeyle onu gidermeye çalışıyorlar. Modernizmin bir sonucudur bağımlılık. Modernizm insanda rüzgar ekti, fırtına biçiyor. İnsanlar artık haz peşinde koşmayı yaşam amacı olarak görüyor. Haz odaklı bir yaşam felsefesi ;  emek verme, yorulma , çile çekme, zora talip olma şeklindeki yaşam tarzını modernizm  küçümsedi ve bunun sonucunda da  zevkinin peşinden koşan bireyler oluştu.

Sevgisiz ve baskıcı bir ortam madde kullanımına kapı aralıyor diyebilir miyiz?

Vücut yapımız için nasıl proteine,  karbonhidrata ihtiyaç varsa ruh yapımız içinde sevgi veren ortama ihtiyacımız var. Sevginin olduğu yerde güven olur. Bazı anne babalar çocuğum sınıfta en birinci olsun, en iyisi olsun diye korkuyla, baskıyla, tehditle sevgisiz bir ortamda çocuğu büyütüyorlar.  Çocuk iyi bir mühendis oluyor ama iyi bir insan olmuyor. İyi bir insan nasıl yetiştirilir bunu iyi bilmemiz gerekiyor. Bunu öğretilmediği zamanda sorun büyüyecek.

KORKU ÜRETMEMELİ

Toplumun özellikle ebeveynlerin uyuşturucu madde bağımlılığında duyarlı olduğunu düşünüyor musunuz?

Son zamanlarda medyanın etkisiyle epeyce bir bilinçlenme oldu. Ama bunu korku haline getirdiğimiz zamanda olumsuz etki yapıyor. Toplumun bilinçlenmesi önemli ama bir gence devamlı “madde kullanma” dediğin zaman gençte merak duygusu uyanıyor.  Bu konu da hassas olmak lazım. Aileler bu nedenle maddeye özendirmeden bu bilgilendirmeyi yapmalı.

Yapılan araştırmaya göre ülkemizde antidepresan kullanımı çok yaygın. Türk toplumu nereye gidiyor,  nerede hata yapıyoruz?

Antidepresan kullanımı bütün dünyada hızlı artıyor. Kapitalizm önce hasta ediyor sonra tedavi ediyor denilebilir. Her şey o kadar hızlı ki insanlar da zaman baskısı oluştu, beklentiler yükseldi.  Harcamaya dayalı, savurganlığın fazla teşvik edildiği tüketim çılgınlığı olduğu bir dönemde üretim yetmiyor. Tüketerek üretmek esas olduğu için insanlar da stres ve kaygı yükseldi. Ortalama ömür uzadı ama önümüzdeki  on yıl içerisinde eğer önlem alınmazsa antidepresanlar en büyük sağlık sorunu olacak.  En önemli özelliği de ölüm sebebi olarak değil, insanı çalışamaz hale getiriyor. Üretmiyor ve topluma bedeli ağır oluyor.

***Madde kullananların çoğu bir süre sonra “iyi ki beni tedaviye ikna ettiniz” diyor. Şu an alkol ve madde kullanımı bir sağlık sorunudur. Bir kişinin kendi kendine zarar verme özgürlüğü yoktur, zorunlu tedavi yapılır.

*** Madde kullanan bir kişiyle güvenli ilişki kurabilmek şart. Güvenli  ilişki kurulursa  madde bağılısı kişi size iç dünyasının kapılarını açar. Böylece o kapılardan girip onu kazanmak mümkün. Eğer sağlıklı bir ilişki kurarsanız iyi ve başarılı bir tedavi ortaya çıkıyor.

*** İnsana “özgürsün” dendi. “Aile, çocuk önemli değil, işine gelmiyorsa boşan, bırak çocuğunla devlet ilgilensin, sen önemlisin başka hiçbir şey önemli değil” duygusu oluşturuldu. Kişinin egoları şişirildi.

Özlem Doğan

MİLAT