Özlem Denizmen: “Duygularını kontrol edebilen parasını da kontrol edebiliyor”

Haber ile ilişkili SDG etiketleri

DOI : https://doi.org/10.32739/uha.id.44814

İnsanların genellikle anlık tatmin arzusu, risk algısı ve kayıp korkusu gibi psikolojik eğilimlerle hareket ettiğine işaret eden Özlem Denizmen, “Sağlıklı bir para-psikoloji ilişkisi için, bu duygusal eğilimlerin farkında olmak ve bilinçli, planlı finansal kararlar almak önemlidir. Duygularını kontrol edebilen parasını da kontrol edebiliyor.” dedi.

Zor zamanlarda destek sağlayabilecek sosyal ağlar oluşturma ve stres yönetimi teknikleri uygulamanın, ekonomik dalgalanmalara karşı dirençli olmayı sağladığını vurgulayan Denizmen, “Eğer duygularınız çökertilmez olursa, finansal özgürlüğünüz de çökertilmez olur. Finansal dayanıklılık, zengin olmaktan daha önemlidir.” diye konuştu.
 

Bu yılki Üsküdar Üniversitesi 9. Yüksek İnsani Değerler Ödüllerinden birini alan, İş insanı ve Finansal Okuryazarlık Eğitmeni Özlem Denizmen, Üsküdar Haber Ajansı’na verdiği özel röportajda, para ile psikoloji ilişkisini anlattı.

Para ile psikoloji arasındaki ilişki sizce nasıl olmalı?

Duygularını kontrol edebilen parasını da kontrol edebiliyor…

Para ile psikoloji arasındaki ilişki, bireyin finansal kararlarını şekillendiren temel duygusal ve bilişsel faktörlerle derinden bağlantılıdır. Davranışsal finans, bireylerin para konusundaki kararlarının rasyonel olmaktan ziyade çoğunlukla psikolojik etmenler tarafından yönlendirildiğini vurgular. İnsanlar genellikle anlık tatmin arzusu, risk algısı ve kayıp korkusu gibi psikolojik eğilimlerle hareket ederler. Sağlıklı bir para-psikoloji ilişkisi için, bu duygusal eğilimlerin farkında olmak ve bilinçli, planlı finansal kararlar almak önemlidir. Bu bilinç düzeyi, finansal hedeflere ulaşmada ve ekonomik stresi azaltmada kritik bir role sahiptir.

15. yılıma girdim bu sene, şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; duygularını kontrol edebilen parasını da kontrol edebiliyor.  Dolayısıyla psikoloji, para harcamak, kazanmak, yatırım yapmak, verilen tüm kararlarda esası oluşturur. 

Yakın zamanda aramızdan ayrılan Daniel Kahneman da bu ekolde çok şey öğrenmemizi sağlayarak hepimize ışık tutmuştur.  

Duygusal sermayenin bir kaynak yönetimi gibi yönetilmesi gerektiği düşünüldüğünde para ile yönetim bağlamında bir benzerliği var diyebilir miyiz? 

Bilinçli duygusal sermaye yönetimi, karar alma süreçlerini iyileştiriyor…

Evet. Duygusal sermaye, bireylerin ve organizasyonların ilişkilerini, motivasyonlarını ve takım çalışmasını etkileyen bir kaynak. Para yönetiminde olduğu gibi, duygusal sermayeyi de etkin bir şekilde yönetmek, sürdürülebilirlik ve uzun vadeli başarı için önemlidir. Duygusal sermayeyi bilinçli kullanmak, karar alma süreçlerini iyileştirebilir ve kişisel veya kurumsal finansal sonuçları olumlu yönde etkileyecektir. Her iki alanda da stratejik planlama, kaynakların etkin kullanımı ve geleceğe yönelik yatırım yapma önem taşır.

Hayat bize bahşedilmiş en değerli hediye, bunu, hakkı ile yönetebilmek için duygularımızın farkında olup onları yönetme çabası içinde olmamız, bizim finansal dünyamızı da çok etkileyecektir. 

Güven sizce önemli mi?

Davos’un gündemi ‘Güveni tekrar inşa etmek’

Geçen haftalarda görsel lider seçildiğim için Davos’taydım. Orada temel konu güveni tekrar inşa etmek, Davos’u inşa etmek... En önemli konularından biri buydu ve sürekli bununla ilgili toplantılar yapılıyordu. Dayanıklılık (Resilience) Dayanıklılık konusu o kadar önemli hal aldı ki insanın insan olabilmesindeki dayanıklılık, şehirlerin şehir kalabilmesinde iklimle alakalı, ulusların yine ulus kalabilmesinde dayanıklılık, güven çok önemseniyor.”  

‘Param var' mutluyum demek doğru bir yaklaşım mı?

Zenginler daha fazla kahkaha atmıyor…

Zenginlik en az şeye istek ve ihtiyaç duymaktır. Bir insan parası olduğu için mutlu değildir. Parasız olduğu zaman mutsuz olabilir, özellikle geçim söz konusu ise.  Lakin, parası var diye mutlu olmak değil de kaygıları azaldığı, kendini güvende hissettiği için kendini iyi hisseder diyebiliriz.
Zenginler daha fazla kahkaha atmıyor. Parayı amaç değil, bir araç olarak gördüğümüz sürece o koşar, biz kovalarız. O sebeple özellikle gençlerimizin kendilerine bir hedef koyup, paranın kendi değerleri ışığında o hedefe götüren bir araç olduğunu idrak etmeleri çok önemlidir.   

Ekonomi bağlamında psikolojik sağlamlık için önerileriniz ne olur? Ekonomik belirsizlikler kişilerin psikolojilerini ve hayattaki aksiyonlarını nasıl etkiliyor?

Psikolojik sağlamlığı geliştirmek için gerçekçi finansal planlama yapmak, acil durum fonları oluşturmak, ekonomik haberlere karşı bilinçli bir yaklaşım sergilemek ve finansal okur yazar olmak için çaba göstermek önemlidir. Ayrıca, zor zamanlarda destek sağlayabilecek sosyal ağlar oluşturmak ve stres yönetimi teknikleri uygulamak, ekonomik dalgalanmalara karşı dirençli olmayı sağlar.

Finansal dayanıklılık zengin olmaktan daha önemli…

Eğer duygularınız çökertilmez olursa, finansal özgürlüğünüz de çökertilmez olur. Finansal dayanıklılık, zengin olmaktan daha önemlidir. 

Son dönemlerin en çok konuşulan kelimeleri arasında “Güven” ve “Psikolojik Sağlamlık-Pozitif Psikoloji” bulunuyor. Öyle ki Davos’ta bu kelimeler de gündeme geldi. Yerinde takip eden bir isim olarak bu konunun hangi açılardan işlendiği hakkında bilgi verebilir misiniz?  

Tabii. Türkiye’den Genç Küresel Lider seçilmiş biri olarak katıldım Ocak 2024 ayında. Dayanıklılık konusu gerek ülkeler gerek şirketler gerek bireyler için en temel konulardan biriydi. İklim değişikliği, polikriz adı verilen birçok krizin aynı anda oluşma durumu, insanın da kurumların da dayanıklılığını etkiliyor, sarsıyor.  

Halbuki öyle dönemlerden geçiyoruz ki hepimizin esnekliğini artırması, olan bitene söylenmek veya kurban psikolojisinde olmak yerine, dayanıklılığımızı artıracak duygusal davranışsal finansal önlemleri almamız gereklidir.  

Finansal dayanıklılık hem duyguları hem de banka hesabını içerir. 

Türkiye’nin enflasyonist ve belirsizlik ortamında aile bütçesi, kişisel bütçe yönetimi ile ilgili önerileriniz ne olur?

Kaktüs moduna geçmeli…

Kontrol edebileceğimiz tek şey kendi davranışlarımızdır, o sebeple hepimizin hayat standartlarını gözden geçirip bir müddet “Kaktüs Moduna” geçmesini, yani bir müddet olabildiğince sadece ihtiyaçlarını satın alarak hayatını şekillendirmesini tavsiye ediyorum. 

15 senenin birikimi olarak oluşturmuş olduğumuz finansal davranış uygulamam Monay’a herkesi bekliyorum. 150 bin kişilik bir ailenin parçası olup hem duygularınızı hem de paranızı yönetmeye başlayıp, hayatınızı da daha iyi yönetme adına fark yaratabilirsiniz.  
 

 

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)