Erdoğan Aktaş: “Gazetecilik ölmeyecek, boyut atlayacak”
Üsküdar Üniversitesi Strateji ve Araştırma Geliştirme kulübünün düzenlediği Karantina Masası Sohbetleri Programının canlı yayın konuğu Gazeteci Erdoğan Aktaş oldu. İletişim öğrencilerinin yoğun ilgi gösterdiği programda Aktaş, Türkiye’de Adalet ve Gazetecilik başlığı altında gazetecilik mesleğindeki tecrübelerini aktardı. İnsanlar zorunlu olarak dijitalleşiyor diyen Aktaş, dijitalleşmeyle birlikte gazetecilik ve habercilik asla ölmeyeceği, sadece boyut atlayacağını söyledi.
“Sıralama her şeyi anlatıyor”
Türkiye’de adalet ve gazetecilikten bahseden Erdoğan Aktaş; “Aslında hem çok genel hem de çok ciddi şeyler konuşulabilir. Çünkü Türkiye hâlihazırda bütün dünyadaki basın özgürlüğü sıralamasında sondan üçüncü sırada. Bu sıralama hemen hemen her şeyi anlatıyor. Türkiye ekonomik olarak çok ciddi sıkıntılar çekti. Medya sisteminde çalışan insanlar da bundan etkilendi. Örneğin Olay TV açıldı ve kapanmak zorunda kaldı. Bunun haricinde son on yıla FETÖ denen örgüt damgasını vurdu ve çok fazla gazeteci arkadaş sıkıntılar çekti. Çok sorunlu bir on yılı geride bıraktık.” Şeklinde konuştu.
“Gazetecilik ölmeyecek, boyut atlayacak”
Teknolojik gelişmeler ile birlikte yaşadığımız pandemi sürecinin tarihe dijital darbe olarak geçeceğini belirten Aktaş; “Hem teknolojik gelişmeler hem dünyanın dönüşümü ve yaşadığımız bu pandemi süreci tarihe dijital darbe olarak geçecek. İnsanlar zorunlu olarak dijitalleşiyor. Ama gazetecilik ve habercilik asla ölmeyecek, sadece boyut atlayacak. Bu dönemde kâğıt baskı gazetecilikte sıkıntı var. Bu koşullar altında kâğıt baskı gazete geriye doğru gitti. Özellikle televizyonda ciddi değişiklik ve çeşitlenmeler var. Tüketici ve üretici alışkanlığı değişiyor. İçerik üreticilerinin izleyici kitleyi gözlemleyerek hareket etmesi gerekir.” İfadelerini kullandı.
“Para kazanalım ama önce ahlaklı olalım”
Medya patronlarının finans, banka, inşaat, turizm gibi pek çok sektörde var olmalarının Türk medyasının en büyük sıkıntısı olduğunu ifade eden Aktaş; “Bu durum çok yanlış. Eskiden patronlar sadece medya ile ilgileniyorlardı. Patronların medyadan kazandığını medyaya yatırması gerekir. Şimdi öyle değil. Bizim böyle patronlara ihtiyacımız var. Sadece medya sektörü için değil, genelde ülkemizde bir Danimarkalı, Norveçli ya da İsveçli kadar ahlaklı olmak zorundayız. Para kazanmak istiyorsak çalışalım, ama önce ahlaklı olalım.” Dedi.
“Kendini geliştiren arkadaşlar fark yaratacaktır”
Gazeteciliğin sadece İletişim Fakültesi mezunlarının yaptığı bir iş olmadığını dile getiren Aktaş; “Bir yönetici olarak siyaset, tarih, felsefe, hukuk okuyanları tercih etmeye çalışıyorum. Bu İletişim Fakültelerini arka planda bırakmak anlamına gelmiyor. İnsanların kendisini geliştirmesi gerekiyor. Muhabir haber veren kişidir. Dolayısıyla okuyan, kendisini geliştiren, gündemi takip eden arkadaşlar muhabirlikte, gazetecilikte fark yaratacaktır.” İfadelerini kullandı.
Haber: Betül Yiğit
Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)