Gazeteci Nazan Öçalır: “80’li yıllarda gazetecilik yapmak çok zordu”

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi tarafından “80’li Yılların Gazeteciliği ve Yeni Medya Akımları” başlıklı etkinlik düzenledi. Zoom üzerinden gerçekleştirilen programın konuğu Gazeteci Nazan Öçalır oldu. Moderatörlüğünü Yeni Medya ve İletişim Bölüm Başkanı Doç. Dr. Feride Zeynep Güder’in üstlendiği etkinlikte Gazeteciliğin 80’li yıllardan bugüne nasıl değiştiği konuşuldu.

“Haberciliğe dair teknikleri bilmek çok önemli”

Haber yazma tekniklerini bilen bir gazeteci için haberi hızlı bir şekilde yazmak ve aktarmanın çok kolay olduğuna değinen Öçal; “Haberi yazmak ve aktarmak çok kolay ama haber yazma tekniklerini bilmeyen bir insan için bir cümleyi kurmak bile çok zaman alabilir. Bu yüzden haberciliğe dair teknikleri bilmek çok önemli. Şimdilerde televizyon haberciliği söz konusu.  Dolayısıyla anında aktarım yapılması gerekiyor. Tüm bunları yanı sıra Türkçe’nin güzel konuşulması ve cümlelerin anlamlı kurulması da gerekiyor. Özellikle televizyon haberciliği için okullarımızda öğrendiğimiz haber yazım teknikleri gibi pek çok tekniğin büyük katkısı oluyor.” Dedi.

“80’li yıllarda gazetecilik yapmak çok zordu”

Seksenli yıllardaki gazetecilik öğreniminden bahseden Öçalır, “Bugüne kadar öyle çok değişiklik yaşadık ki o değişiklik içerisinde bizler orta yaş olmamıza rağmen birdenbire tarih olduk. Bu hızlı değişime ayak uyduranlar ancak varlıklarını sürdürebilecekler, sizler çok şanslısınız bilgisayar çağının öğrencilerisiniz. Şu an gençlerin kullandığı teknolojik araç gereçlerin hiçbiri 80’li yıllarda yoktu. Ve gazetecilik yapmak çok zordu. Bir araştırma için saatlerce kütüphaneden çıkamazdık. Şimdilerde ise tek bir tıkla her bilgiye ulaşılabiliyor. Bu yüzden gençler şu an çok şanslı.” Şeklinde konuştu.

“O zamanlar imkânlar oldukça kısıtlıydı”

80’li yıllarda iletişim bölümlerinde imkânların çok sınırlı olduğundan bahseden Nazan Öçalır, “Okullardaki alet edevatlar bozulmasın diye genelde öğrencilerle buluşturulmuyordu, o yıllarda gazetecilik dersleri için bölümleme yoktu. Biz orada birtakım dersler alıyorduk ve her şeyden bir şey biliyorduk. Ama ekonomi muhabirliği, kültür sanat muhabirliği gibi uzmanlaşma dersi görmüyorduk. Şu an siz derslerinize hangi bölüme yöneleceğinize göre karar veriyorsunuz, o yıllarda bizim böyle bir şansımız yoktu. O zamanlar imkânlar çok kısıtlıydı.” İfadelerini kullandı.

“Gençlerin bu meslekte cesur ve istekli olması şart”

 Öğrencilik yıllarındaki staj döneminden de bahseden Nazan Öçalır; “Bizim zamanımızda alaylı gazeteciler vardı ve bu kişiler gazetelerin en üst seviyelerini kapmış kişilerdi.  Gazetecilik öyle bir meslek ki yeni gelenlere yol açmak gibi bir şey söz konusu bile değil. Bu meslek ölene kadar sizinle devam ediyor ve yaşam biçimi haline geliyor. Bu yüzden gazetedeki yerler boşalmıyor, gençlere fırsat tanınmıyor. Çekilen en büyük sıkıntı bu oluyor.  Benim staj yaptığım kurumlarda insanlar o kadar yoğun çalışıyordu ki kimse beni görmüyordu. Uzun süre bekledikten sonra cesaretimi göstererek burada ben de varım demeye başladım. Gençlerin cesur, istekli ve arzulu olmaları gerekiyor.” Dedi.

 

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)