Diyabet Tedavisine Multidisipliner Yaklaşım Sempozyumu gerçekleştirildi

​​​ 

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi “Diyabet Tedavisine Multidisipliner Yaklaşım Sempozyumu” düzenledi. 2 oturum şeklinde gerçekleşen sempozyumda alanında uzman isimler diyabet, diyabet tedavisi, hastalık sonrası ruhsal sorunlar ve öz bakım konularında değerlendirmelerde bulundu.

Katılımın yoğun olduğu sempozyumun konukları, Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Dâhiliye Bölümü Doç. Dr. Gülbüz Sezgin, Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğr. Gör. Uzm. Dyt. Canan Uysal, Uzm. Psk. Derya Toparlak, Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Öğr. Üyesi Doç. Dr. Sevgi Kızılcı oldu.

Çarşı yerleşke Emir Nebi 1 Konferans Salonunda yapılan sempozyumun açılış konuşmalarını Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyabetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Aliye Özenoğlu ile Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şefik Dursun yaptı.



Prof. Dr. Aliye Özenoğlu: “Diyabet hastalığı 2040 yılında 2 katına çıkacak!”

Prof. Dr. Aliye Özenoğlu, diyabetin ülkemizde sıklıkla arttığını ve ciddi organ kayıplarına yol açan kronik bir hastalık olduğunu belirterek, bulaşıcı bir hastalık olmadığını söyledi. Özenoğlu, “Diyabetin oluşturduğu bu hastalık yükü giderek artmakta ve halk sağlığı sorunu haline gelmektedir. Diyabet, vücutta insülin hormonu yokluğu, yeterli miktarda üretilmemesi veya etkisinin yeterince gösterememesi durumunda karşımıza çıkan hastalıktır. Ailesinde diyabet yüklüğü olan, sağlıklı beslenmeyen, fiziksel aktivitesi az ve şişman olan bireylerde bu risk daha yüksektir. Şu anda da çok sayıda diyabet hastası var diyabet hastası sayısı 2040 yılında 2 katına çıkacak” şeklinde konuştu. Özenoğlu, sağlıklı beslenme ve düzenli sağlık kontrollerin yapılmasının önemini vurguladı.



Prof. Dr. Şefik Dursun: “Sağlıklı bir yaşam için az ama sık yenmeli”

Prof. Dr. Şefik Dursun, Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi bünyesinde bulunan 13 bölümün verdiği kaliteli eğitim ile Türkiye’de sağlık alanında öncü fakülteler arasında yer aldığını belirtti. Dursun, okulumuzdaki öğrencilerin mezun olup gitmemeleri ve lisansüstü eğitim görmeleri için gereken imkânı sağlayarak ellerinden geleni yaptıklarını vurguladı. Diyabet hastalığına değinen Dursun, az ve sık yemenin önemli olduğunu söyledi. Dursun, “Sağlıklı bir yaşam için az ama sık yenmeli, sağlıklı besinler seçilmelidir” dedi.

Doç. Dr. Gülbüz Sezgin: “Hastalarla empati kurarsak 1-0 önde başlamış oluruz”

Doç. Dr. Gülbüz Sezgin “Diyabetin Epidemiyolojisi ve Tedavisinde Yenilikler” adlı sunumunu gerçekleştirdi. Sezgin, diyabet tedavisinde bir ekip olarak çalıştıklarını ve ekip olarak diyabetle mücadelede beslenme ve diyetetik uzmanlarına, hemşirelere çok ihtiyaçları olduklarını ifade etti. Sezgin, “Hastalara diyabet olduklarını empati yaparak, yatıştırıcı tutumla söylersek tedaviye1-0 önde başlamış oluruz” şeklinde konuştu.



Doç. Dr. Gülbüz Sezgin: “Biz diyabetiz ama diyabetin farkında değiliz”
 
Diyabet hastalığının dünya ve Türkiye istatistiklerine değinen Sezgin, Dünya Sağlık Örgütlerine göre 65 yaş üzeri bireylerin %25-30’unun diyabetli olduğunu bu bireylerden %60’ının aynı zamanda kanser riski de taşıdığını belirtti. Sezgin, Türkiye de yapılan ilk araştırmada erişkin toplumunda diyabet sıklığının ,7’ye ulaştığı ikinci araştırma sonucu da ise bu rakamın neredeyse iki katına çıktığını söyledi. Sezgin, “Biz diyabetiz ama diyabetin farkında değiliz” dedi.



Uzm. Dyt. Canan Uysal: “Fazla kilo diyabette risk faktörü”
 
Uzm. Dyt. Canan Uysal “Diyabetin Tıbbi Beslenme Tedavisi” konulu sunumunu gerçekleştirdi. Uysal, diyabette 12 yılda  %90, obezite de %44 artış olduğunu söyleyerek bu verilerin 2040 yılında daha fazla artacağını belirtti. Diyabet risk faktörlerinin fazla kilo ve fiziksel aktivite yetersizliği olduğunu ifade eden Uysal, diyabettin tedavilerinden bahsederek egzersizin önemini değindi. Uysal, “Tıbbi tedavi, tıbbi beslenme tedavisi, egzersiz ve diyabet eğitimi çok önemli. Biz hastalardan minimum %7 kilo kaybı ve haftada en az 150 dakika tempolu yürüyüş istiyoruz” şeklinde konuştu.



Diyabet hastalarının ruhsal sorunları tartışıldı
 
Uzm. Psk. Derya Toparlak “Diyabetli Çocuklarda Başlangıç Tepkileri ve Sık Karşılaşılan Ruhsal Sorunlar” konusunda sunum yaptı. Toparlak, diyabet hastalarının başlangıç tepkileri ve sık karşılaşılan ruhsal sorunlardan bahsetti. Toparlak, “Tanı konulmasıyla ilk önce ortadan kalkan şey sağlıklı olmaktır. Fakat biz istiyoruz ki hiç bir şey bozulmamış gibi sağlıkla yaşamayı sürdürsün” dedi. Toparlak, diyabet hastasının ruh halini, psikolojisini doktorların ve hemşirelerin çok iyi anlamaları ve tedavi süreci boyunca dikkatli ilerlemenin önemli olduğunu belirtti.



Doç. Dr. Sevgi Kızılcı:Diyabette, ‘genetik’ silahı doldurur ‘yaşam şekli’ tetiği çeker”

Doç. Dr. Sevgi Kızılcı, “Diyabetli Bireylerde Öz Bakım Nasıl Sağlanır?’ konulu sunumunu gerçekleştirdi. Kızılcı, diyabetin kronik bir hastalık olduğunu ve hastanın yaşam boyu diyabetle beraber yaşayacağını söyledi. Kızılcı, “Öz bakım içgüdüsel değildir, öğrenilir. Hepimiz yaptığı öz bakım merakımız, eğitimimizle ilgilidir. Diyabet, gereksinimler yani beslenme, uyku /dinlenme, fiziksel aktivite karşılanamadığı zaman gelişir’ dedi. Kızılcı, diyabeti genetik faktörlerden çok yaşam şeklimizin belirlediğini söyledi. Kızılcı, “Genetik silahı doldurur yaşam şekli tetiği çeker. Gereksinimlerimizi iyi karşılarsak genetiğimizde diyabet olsa bile diyabet gelişmeyebilir” şeklinde konuştu.

Sempozyum sonunda konuşmacılar katılımcıların sorularını yanıtladı.

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyabetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Aliye Özenoğlu, konuşmacılara plaket takdim etti.

Toplu fotoğraf çekiminin ardından sempozyum sona erdi.

 

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)