Türk hemşire, Afrika’daki sağlık çalışmalarını anlattı

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Seminerlerinin düzenlediği Çarşı yerleşke Emir Nebi-1 salonunda gerçekleştirildi.

Programın konuğu Uzm. Hemşire Mülkiye Okyay oldu. Programda Afrika’ya gönüllü gitme yolları, koli hazırlıkları ve seyahat maceralarını anlatan Okyay, Afrika yolculuğunu özetledi. Kenya mülteci kampını, sünnet projelerini ve bölgedeki hastanelerin çaresiz durumunu çektiği fotoğraflarla anlatan Uzm. Hemşire Mülkiye Okyay, Afrika’daki hastaların içinde bulunduğu zor durumu katılımcılar ile paylaştı.


Türk hemşire, Afrika’daki sağlık çalışmalarını anlattı

“Siz iyi olursanız, bizler de iyiye doğru gideriz”

Programın açılış konuşmasını Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şefik Dursun yaptı.

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi’nin, Türkiye’de YÖK’ün izin verdiği 14 bölümden 13’ünü açmış olan bir fakülte olduğunu belirten Dursun, Sağlık Bilimleri Fakültesinin öneminden bahsetti. Üniversite bölümlerinin görevinin eğitim ve araştırma olmakla beraber, bir diğer önemli görevinin de mensup olduğu bölüme kaliteli insanları getirmek olduğunu söyledi. Hemşirelik bölümü öğrencilerinin iyi olmak için gayret göstermeleri gerektiğini belirten Prof. Dr. Şefik Dursun, "Siz iyi olursanız biz de Üsküdar Üniversitesi olarak iyiye doğru gideriz. Siz bizim evladımızsınız. Hocalar sizin rol modeliniz" şeklinde konuştu.

Programın konuğu Uzm. Hemşire Mülkiye Okyay oldu

“Hemşirelik Her Yerde: Afrika Örneği” programının konuğu olan ve Eyüp Devlet Hastanesi'nde hemşirelik görevini yürüten Uzm. Hemşire Mülkiye Okyay, çalışmalarını katılımcılar ile paylaştı. AKUT macerasını, 1997 depreminde gerçekleştirdiği hemşirelik görevini ve ilk defa 1999 depreminde ameliyathane hemşiresi olarak görev aldığını anlatan Okyay, depremde göçük altına gittiğini ve orada 47 gün kaldığını ifade ederek, bu olaydan çok etkilendiği için ilk yardıma profesyonel şekilde başladığını belirtti.

Okyay, yolculuğa çıkmadan önce hazırlanan koli içerisine ameliyat ipliğinden tuvalet kâğıdına kadar her şeyin götürülmesi gerektiğini söyleyerek, "Orada ilk yardım çok zor. Ülkede doktor yok. Buradaki ameliyat ipliğinden tuvalet kâğıdına kadar her şeyi siz götürüyorsunuz. Her şeyi planlıyorsunuz, 17 kişi gidiyorsanız orada ne yiyip içileceğini ve bütün lojistiği sağlamanız lazım” dedi.

Türk hemşire, Afrika’daki sağlık çalışmalarını anlattı 2

“Afrika bende bir aşka dönüştü”

"Sudan'da 1 ay kaldım. Sonra Afrika bir aşka dönüştü bende" diyen Okyay, hemşirelik öğrencilerine gitmek istedikleri takdirde nasıl bir yol izlemeleri gerektiğini anlattı.

Gönüllüler için ilgili derneklerin olduğunu ifade eden Mülkiye Okyay, "Gönüllü ve aynı zamanda tecrübeli oluyorsunuz. Tecrübeli olduktan sonra da 'Ben gidebilirim' diyorsunuz ve derneğe başvuruyoruz. Dernek ‘Tamam’ dediğinde ilgili bakanlığa giderek, onaylanıyor. TİKA da destekliyor. Malzeme olanakları ile uçak biletlerini karşılıyorlar" diyerek öğrencileri bilgilendirdi.

“Onları gözünüzle gördüğünüzde hayata bakış açınız değişiyor!”

Okyay, "Afrikalı aç çocukları televizyonlarda görürsünüz böyle akbabalar olur başlarında. Onları gözünüzle gördüğünüzde hayata bakış açınız değişiyor" diyerek, Afrikalı çocukların yılın 160 günü hasta geçtiğini, her 5 saniyede 10 yaşın altındaki bir çocuğun açlık nedeniyle öldüğünü ve Afrikalıların %40'ının her gece aç yattığını belirtti.

İnsanların yüzde 80’i tek tip gıda ile besleniyor

Afrika'daki açlığa değinen Okyay, Safra Afrika’sındaki insanların %80'nin doğumdan ölüme kadar tek muhabbet kuşlarına verilen darı yemine benzeyen bir tek tip gıda ile beslendiklerini, kadınların bunları dövüp kabuğunu çıkartarak iki taşın arasına koyup, lapasını kendilerinin yediklerini, suyunu da çocuklarına içirdiklerini söyledi.

Türk hemşire, Afrika’daki sağlık çalışmalarını anlattı 3

“Oradaki imkânlar kısıtlı!”

Gelen hasta ve yaralıların nasıl hayatta kaldığına inanamayan Hemşire Okyay; "Oradaki imkânlar kısıtlı Türkiye’de olsa belki bir müdahale yapabilirsiniz; ama orada pansuman yapabilirsiniz antibiyotik verebilirsiniz" dedi. Doktorların oradaki imkânlara uygun şekilde nasıl müdahale ettiğini çekilen fotoğraflarla gösteren Okyay, ameliyathaneleri çamaşır suyu ile dezenfekte ederek müdahaleye uygun hale getirdiklerini ve buradaki makamları bir kenara bırakıp sadece “insan” olarak orada çalıştıklarını ifade etti.

“Göbek adı Mülkiye olsun”

Başından geçen mutluluk verici anı gelen katılımcılarla paylaşan Okyay, Afrikalı bir çocuğun doğumunun gerçekleştirildikten sonra bebeğin hiç bir şekilde tepki vermediğini gördüğünü, hızlıca ameliyathaneye götürmesi ile yapılan müdahaleler sonucu bebeğin ağlamasını duyduklarını söyledi. Uz. Hemşire Mülkiye Okyay, "Benim için en mutlu andı. Tarif edilemez bir duygu. Bu yüzden göbek adını Mülkiye koydular. Onların kullandıkları dilleri için söylemesi biraz zor olmuştur. Hatta bu durum gazetelerde de çıkmıştı" dedi.


Afrika'da Sünnet Projesi!

Afrikalı çocuklar için “Toplu Sünnet Projesi”ni gerçekleştirdiklerini belirten Okyay, "Havyaları orda bırakıyoruz ve kabile liderlerine kendi topluluğunda çocukları sünnet etsinler diye eğitim veriyoruz. Yerel halka sünnet yapmayı öğretiyoruz" diye konuştu.

Türk hemşire, Afrika’daki sağlık çalışmalarını anlattı 4

Program, Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şefik Dursun’un çiçek ve teşekkür belgesi takdimi ile program sona erdi.
 

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)