4+4+4'e siyasi anlam yüklemeyelim
İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Üsküdar Üniversitesi arasında gerçekleştirilen Eğitim Protokol imza töreninde konuşan Rektör Nevzat Tarhan, 4+4+4 Eğitim sistemine artık siyasi anlam yüklenmemesi gerektiğini söyledi. Sistemin toplum ve birey menfaatine olduğunu vurgulayan Tarhan, sistemin çeşitli psikolojik savaş yöntemlerine de kurban edilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
4+4+4 Eğitim Sistemi’nin tartışıldığı şu günlerde rehberlik çalışmalarında da değişikliğe gidiliyor. Bu kapsamda İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Üsküdar Üniversitesi Rektörlüğü arasında iki önemli protokol imzalandı. Bu anlaşmayla eğitimde ‘Pozitif Psikoloji ve Değerler Eğitimi’ uygulamalarına geçilecek.
İmzalanan işbirliği protokolleri gereği İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı rehber öğretmenlere yönelik protokol içeriğinde belirlenen konulara ilişkin eğitimler verilecek.
Protokol imza töreninin açılışında konuşan Üsküdar Üniversitesi Sürekli Eğitim ve Araştırma Merkezi Müdürü Uzm. Psk. Orhan Gümüşel uygulamanın Türkiye’de bir ilk olduğunu söyledi. Protokoller ile okul rehberlik servislerinin asli görevlerinden başta gelen gelişim izleme takip ve yönlendirme alanlarında rehber öğretmenlerin akademik donanım katmayı hedeflediklerini belirten Gümüşel öğrencilerin kişilik kaynaklarını tespit ve yönlendirmede yeni uygulamalar ile ilgili bilgi ve beceri kazandırılmasını planladıklarını söyledi.
Gümüşel;
“Üniversite olarak her iki projede de karşılıksız eğitim katkısı ile okul rehberlik servislerinin koruyucu ruh sağlığında ilk istasyon olma yönünde etkinliğinin artırılması planlanmaktadır. İmzalanacak protokolle İstanbul genelinde görev yapan rehber öğretmenlerin mesleki donanımlarının artırılması hedefleniyor. Rehberlik hizmetlerinin hem kalitesinin artırılması hem de homojenitesinin de sağlanması planlanıyor.” Dedi.
Üsküdar Üniversitesi Ana binasında gerçekleştirilen imza töreninde konuşan Rektör Prof. Dr. Nevzat Tarhan psikoloji biliminin artık farklı şeyleri araştırdığını, insan beyni nasıl çalışıyor onu araştırdığını söyledi. Araştırmalarla yeni zihin modellerinin gündeme geldiğine dikkat çeken Tarhan kişinin karar verirken sadece kar ve zarar analizi yapmadığını, sevdiği, güvendiği alanlara daha çok yatırım yaptığının ortaya çıktığını kaydetti. Kişilerin düşünen değil, hisseden beyinle de karar verdiğini sözlerine ekledi.
Bunun bilincinde olan uluslararası önemli üniversitelerin Nörofelsefe üzerine, beyin ile felsefenin iletişimini araştıran ekipler kurduğuna dikkat çeken Tarhan,“ Bu alanda ciddi çalışmalar yapılıyor. Çıkan sonucu da milyarlarca liraya satacaklar, bizlerde alıp kullanacağız. Bunu biz yapmalıyız aslında. Çağdaş medeniyete değil bunun üstüne çıkma hedefimiz olmalı. Farklı bakışlar olmalı. Bu noktada duygusal okuryazarlık, duygusal zeka eğitimi önemli. Psikiyatri, psikolojide ve eğitimler de bu kesinlikle kullanılmalı. Gençlere bunu öğretmek gerekiyor. Kendi duygularını okuyacak, ifade edecek ki empati kurabilsin, karşı tarafla sağlılı iletişime geçebilsin. Başkaların duygularını ancak kişi bu şekilde anlayabilir. Sistematize şekilde öğrencilere öğretilirse o toplumda barış ve huzur olur. Duygusal okur yazarlığı ders, algı ve beceri olarak öğretmek görevimiz olmalı.
4+4+4 EĞİTİM SİSTEMİ PSİKOLOJİK SAVAŞA KURBAN EDİLMEMELİ
Bu anlamda 4+4+4 Eğitim sistemi önem taşıyor. Pozitif psikoloji ve değerlerin gençlere öğretilmesi noktasında önemli bir çalışma. Bugün imzalanan protokelle biz bunu hedefliyoruz. Bu bizim Türk psikiyatri ve psikolojisine getirdiğimiz yeni bir açılım olacak.
4+4+4 Eğitim uygulamasını Türk toplumunun yararına nasıl uygulayabiliriz artık onu konuşmalıyız. Eğitim psikoloji ne öngörüyor bunu araştırmalıyız. 0-6 yaş ile 6-14 yaş arası çocuk ve gençlerin zihin modelleri farklı. Her yaşı aynı modelle öğretmeye kalkmak yanlış, hata olur. Farklı programlar uygulanmalı eğitimde. Aynı ortamda bulundurmak dahi pedagojik olarak çok yanlış. Öyle ki dünyada yüzde 90 üzerinde sistem böyle uygulanıyor. Toplumu kucaklayacak projeler haline getirmeli. 4+4+4 Eğitim sistemine siyasi anlam vermeyelim artık. Çocuğa iyi insan olma modelini nasıl öğretiriz ona kafa yormalıyız. Bunun yapılandırılması gerekir. Çeşitli psikolojik savaş yöntemlerine kurban etmeyelim sistemi.”
Törende daha sonra söz alan İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Muammer Yıldız yeni eğitim sisteminin tek kelimeyle esneklik getirdiğini söyledi. Demokrasinin eğitim sisteminden bugüne kadar esirgendiğini ifade eden Yıldız, ezberci, dayatmacı bir yapının artık ortadan kalkacağını kaydetti. Yıldız;
“Şimdi yeni sistemle seçenekler sunuyor. Topluma ve aileyi bireye alternatifler sunuyor. Derslerin yerine göre seçmeli olması söz konusu, eğitim kademeleri tek düze değil de çeşitli olacak artık. İlkokul, ortaokul ayrı olacağı gibi bir de olabilecek.
Milli Eğitime de yeni anlayış, çağcıl esneklik getirmiştir. Eskiden öğretmenlerinin eline verilen onlara dikta edilen ezberci bir anlayış vardı ama artık öğretmenlerimize farklı eğitim yapabilirsiniz olanağı sunuyoruz. Bu sistemle ben okul sisteminin daha güçlendiğini, idareye güvenin ortaya çıkacağını görüyorum. Herkesin bunu desteklemesi gerekiyor. Bu çalışmamızla değerler eğitimi olarak ortaya çıkanı belki Milli Eğitim Bakanlığına ders olarak sunacağız.” dedi.