Stres var panik yok!
Prof. Dr. Nevzat Tarhan, 6. Yükseköğretim Kurumları Öğrenci İşleri; Mevzuat Uygulama ve Birliktelik Toplantısında katılımcılara “Yoğun iş temposu ve stresle baş etme’ başlığında sunum yaptı. İnsanı yıpratan stres değil, kişinin strese yüklediği anlamdır diyen Tarhan, kontrol edilebilen stres insan için faydalı olduğunu söyledi. Tarhan; “ Stres olsun ama panik olmasın. Önemli olan paniğe kapılmamaktır. Çünkü stres olduğunda kişinin odaklanması ve öğrenme faaliyeti artıyor ama panik olduğunda bunları kaybediyoruz.” Dedi.
6. Yükseköğretim Kurumları Öğrenci İşleri; Mevzuat Uygulama ve Birliktelik Toplantısı Üsküdar Üniversitesi ve Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi'nin ev sahipliğinde Kozyatağı Hilton’da gerçekleştirildi. Üniversitelerin, en önemli ve en yoğun birimlerinden biri olan Öğrenci İşleri Daire Başkanlıkları, yükseköğretim mevzuatını değerlendirmek ve bilgi paylaşımında bulunmak üzere 6. kez bir araya geldi. 131 üniversitenin öğrenci işleri daire başkanı, şube müdürü ve uzmanların katılımıyla düzenlenen toplantıya, YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Hasan Mandal da katıldı.
Organizasyonun ev sahibi olan Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan ve Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Duman, toplantının açılış konuşmalarını yaptı. Öğrenciyle birebir diyalog halinde olan ve çok yoğun tempoda çalışan öğrenci işleri birimine psikolojik destek olmayı da hedefleyen Prof. Dr. Nevzat Tarhan açılış konuşmasının ardından, ‘Yoğun iş temposu ve stresle baş etme’ konusunda bir sunum da yaptı. Tarhan'ın sunumu ilgiyle dinlendi.
Toplantı topluma açılan bir pencere
Yükseköğretim Kurumları Öğrenci İşleri; Mevzuat Uygulama ve Birliktelik Toplantısı'nı yükseköğretim kurumunun topluma açılan penceresi olarak niteleyen Prof. Dr. Nevzat Tarhan, etkinliği önemli bir halkla ilişkiler faaliyeti, bir kilit taşı olarak değerlendirdi.
Stres olsun ama panik olmasın
Stres, insanın baskılayıcı çevre özelliklerine karşı gösterdiği bir tepkidir diyerek stresin tanımını yapan Prof. Dr. Nevzat Tarhan; "İnsanı yıpratan stres değil, kişinin strese yüklediği anlamdır. Kontrol edilebilen stres insan için faydalıdır, stres olsun ama panik olmasın. Önemli olan paniğe kapılmamaktır. Çünkü stres olduğunda kişinin odaklanması ve öğrenme faaliyeti artıyor ama panik olduğunda bunları kaybediyoruz. Habercilikte de kullanılan 5N1K kuralı stres yönetimi için de faydalıdır. Ne, nerede, ne zaman, nasıl, neden ve kim soruları hafızanın 6 sadık bekçisidir. Kişi bu soruları kendi kendine sorarak strese karşı mücadele edebilir." dedi.
Kadın ve erkeğin stres karşısında farklı tepkiler verdiğini belirten Tarhan, stresin bağışıklık sistemini baskıladığını, aşırı stres altından çalışan kişilerin büyük hastalıklara stresten ve baskıdan kurtulduktan sonra yakalandığının altını çizdi.
Tarhan; "Erkek beyni yoğun stres altındayken kendi zihinsel sığınağına çekilir ve sorunu çözmeye çalışır ancak kadın beyni ise stresi konuşarak ve paylaşarak rahatlar ve çözmeye çalışır. Erkek beyni 'ben' merkezlidir, empati kabiliyeti azdır o yüzden stresi artabilir de azalabilir de, bu stresi yönetmeye bağlıdır. İnsan beyni aşırı stres altındayken yoğun kimyasallar salgılar." dedi.
Kaygılı insan stres altında olur
İşyerindeki stresi yönetmek için de önemli tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Nevzat Tarhan; insanın kendini güvende hissetmesi stresi azaltır, eğer geleceğe ve hayata dair kaygılar varsa stres artar ve sürekli olabilir, dedi.
Anne stresliyse çocuklar da stresli olur
Tarhan; "Strese karşı mental esneklik olması gereken en önemli şeydir. Stresle mücadele konusunda 3 tip insan vardır. Sünger gibi olanlar yani tüm sıkıntı ve stresi içine atıp, onunla yaşayanlar. Teflon olanlar yani tüm stresi dışarı yansıtan, bundan az etkilenenler. Bir de mental olarak esneklik gösterip dengeli bir şekilde bunu yönetebilen kauçuklar. İşyerindeki stres konusunda da yöneticilerin tavrı çok önemlidir. Eğer yönetici stresliyse tüm çalışanlar da stresli olur çünkü bunu ekibine yansıtır. Bu tip durumlarda lider ve yöneticilerin çok soğukkanlı olması gerekmektedir. Zaman zaman bebek polikliniklerine sürekli ağlayan bebekler için başvurulara geliyor. Yapılan muayenelerde herhangi bir sağlık sorunu olmadığı tespit ediliyor. Ama annesine baktığınızda %65 oranda annenin stresli ve kaygılı olmasından bebeğin etkilendiğini görüyoruz. Hâlbuki ailedeki lider annedir ve onun stresi tüm aileyi etkileyebilir." dedi.
5 atlı stresi tetikliyor!
Karanlığın 5 atlısı yani; kin, öfke, nefret, kıskançlık ve düşmanlık stres artışına neden oluyor diyen Prof. Dr. Nevzat Tarhan, sunumunu çok önemli bir tavsiyeyle tamamladı ve "Eğer bir sorununuz varsa ve onun çözümü varsa bunun için üzülmeye değmez ama sorununuzun çözümü yoksa yine üzülmeye değmez zaten çözümü yok." dedi.
Prof. Dr. Nevzat Tarhan'ın ardından söz alan YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Hasan Mandal da, YÖK'ün faaliyetlerini ve ileriye dönük planlarını anlatan bir sunum yaptı, öğrenci işleri birimi çalışanlarını bilgilendirdi.
Sunum için tıklayınız...
Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)