İnsanı anlamak için bir adım daha: “Anlama Yetisinin Düzeltilmesi Üzerine Bir İnceleme” Semineri düzenlendi

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölümü Arş. Gör. Beril Sercem Şengül’ün sunumuyla Spinoza’nın, “Anlama Yetisinin Düzeltilmesi Üzerine Bir İnceleme” kitabına ilişkin seminer düzenlendi. Güney Yerleşke Sokrates Salonunda düzenlenen seminerde Arş. Gör. Beril Sercem Şengül, beden-zihin ikiliğinin reddi, bilginin olanakları ve türleri, bilgi ile mutluluk-neşe, özgürlük ya da iyi yaşam (ethos) arasındaki ilişki, doğru bilgiye götürecek yöntem ve bilginin toplumsal yarar için kullanımı gibi konulara dikkat çekti. 

 “Gerçek neşeyi üretecek şeyler insanın doğayı ve kendisini bilmesidir”

İnsanın  kendisini bulma yolculuğunda birinci adımın, bireyin kendisini keşfetme ve anlama çabası olduğunu aktaran Arş. Gör. Beril Sercem Şengül, insanlarla karşılıklı ilişkiler içerisinde olunması gerektiğine vurgu yaptı. Şengül; “İnsana keşfettiğinde ve edindiğinde ebediyen ve üstün olan bir neşe verebilecek şeylerin yeme-içme, cinsellik, bağımlılıklar gibi duygusal hazlar, servet ve itibar olduğu düşünülmektedir. Döngüsel edimlerin ardından gelen buhran, keder ve doyumsuzluğu ortaya çıkarmaktadır. Gerçek neşeyi üretecek şeyler bakıldığında bunların; doğayı ve kendi doğamı bilmek ve diğer insanların da bunu bilmesi için çabalamak olduğu görülmektedir. Gerçekliği anlama çabası salt bireyin yapabileceği değil diğer insanlarla yürütülmesi gereken bir süreçtir. Özgürlüğe ulaşma ya da iyiyi gerçekleştirme ancak başkalarıyla yapılabilir şeylerdir. Başka şeylerle karşılıklı ilişki içinde olmak, başka şeyler üretmek ve onlar tarafından üretilmek anlamına gelmektedir.” şeklinde konuştu.

“Yöntem araştırma sürecinin içinde gelişir”

Ünlü Filozof Spinoza’nın bilgisi ışığında, insanda dört farklı algı biçimi olduğunu ifade eden Arş. Gör. Beril Sercem Şengül, anlama yetisinin özelliklerinin bilinebilmesi için gerçek olan şeyin araştırılması gerektiğini vurguladı.Şengül; “İnsan doğasının yetkinleştirilmesi ve hakikati aramak için bu bilgi türünü nasıl kullanabilirim sorusu önemlidir. Spinoza bu soruya yanıt ararken yöntemi bulmak üzere yeni/ikinci bir yöntem aramaz. Şeylerin doğasını araştırmak, şeyler arasındaki farklılıkları, benzerlikleri ve karşıtlıkları çıkarsamak için ‘yöntem’ kullanılır. Yöntem denilen şey aslında pratik olarak elde olan şeylerle elde olmayan şeyleri ayırt etmeye yaramaktadır. Bilimde ya da felsefede yöntem ise, araştırılacak konuya önsel olamaz. Yöntem araştırma sürecinin içinde gelişir.” dedi.

“Doğanın bütün olarak anlaşılamaması, doğayı soyutlamalarla karıştırmaya sebep olur”

Düşüncelerin doğru fikir standardına göre belirlenmesi gerektiğini ifade eden Şengül; “Doğru bir düşüncenin özgül karakterini oluşturan şey, yine o düşüncenin kendisinde aranmalı ve anlama yetisinin doğasından çıkarsanmalıdır. Doğanın asli unsurlarının bir bütün olarak anlaşılamaması, doğayı soyutlamalarla karıştırmaya sebep olur. Bu da doğanın düzeninin çarpıtılmasına sebep olur. Doğanın kaynağı ve kökeninden yola çıktığımız takdirde, böyle bir hataya düşmekten korkmamız için bir neden yoktur.” ifadelerini kullandı.

 

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)