“Tasarımda Kariyer ve Eğitim” etkinliği düzenlendi

Haber ile ilişkili SDG etiketleri

DOI : https://doi.org/10.32739/uha.id.58118

Üsküdar Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Bölümü tarafından “Tasarımda Kariyer ve Eğitim” başlıklı etkinlik gerçekleştirildi. Düzenlenen etkinliğe, Endüstriyel Tasarımcı Rümeysa Memiş katıldı. Yurt dışında önemli işlerde görev alan Memiş, tasarım alanında kariyer yapmanın inceliklerini katılımcılarla paylaştı ve deneyimlerinden bahsetti. Doğru bölüm ve uzmanlık alanı seçiminin önemine de değinen Memiş, deneysel tecrübelerin tasarım kariyerindeki yerine dikkat çekti.

Üsküdar Üniversitesi Güney Yerleşke Fuat Sezgin konferans salonunda düzenlenen etkinliğin moderatörlüğünü Görsel İletişim Tasarımı Bölüm Başkanı Prof. Dr. And Algül gerçekleştirdi.

Geleceğe şekil vermeye çalışan bir kimlik arayışı var…

Etkinlikte mobilya tasarımında modern yaklaşımları, disiplinler arası çalışmaların tasarıma katkıları ve geleneksel Türk sanatlarının modern tasarım üzerindeki etkilerini ele alan Endüstriyel Tasarımcı Rümeysa Memiş; “Türk mimarlık tarihi çalışırken desenlerde hepsinin nasıl aynı kaynaktan beslendiğini göstermeye çalıştım ve bunu da çağdaş mimarlık tarihi teorisiyle ve aynı zamanda mobilya pratiği üzerinden Royal College'daki araştırmalar üzerinden çözmeye başladım. Bu sırada deneysel yöntemler kullandım. El ile üretim yaparak sürdürdüğüm keşfin nasıl cevap vereceğini merak ediyordum. Endüstriyel yöntemle endüstriyel bir malzemeyle el üretimini birleştirdiğimiz ürünler elde edebildik. Sonuç olarak burada bir kimlik arayışı görebiliriz. Bugünden ve geçmişten yoğunlukla beslenen, geleceğe şekil vermeye çalışan bir kimlik arayışı var. Ürünler de bu şekilde ortaya çıktı.” ifadelerini kullandı. 

“Dışarıya çıktığınızda içeriye dönük bir bakış açısı geliştiriyorsunuz”

Doğru bölüm ve uzmanlık alanı seçiminin önemine ve yurt dışı eğitim fırsatlarının mesleki ve kişisel gelişime katkılarına değinen Memiş; “Tasarımlarım, akademik ve pratik araştırmalarımda yurt dışı tecrübelerinin etkisi büyük olmuştu. Hala da oluyor. İlk Güney Kore ile başlamıştım. Dışarıya çıktığınızda içeriye dönük bir bakış açısı geliştiriyorsunuz. Hem kendi ülkenize dönük problemleri görmeye başlıyorsunuz hem de aynı zamanda ne kadar diğer milletlerden farklı geçmiş olduğunu daha çok sorgulamaya başlıyorsunuz. Bu aidiyetlik duygusuyla ilgili bir şey. Genel yabancı öğrencilerin yaşadığı bir sorun olabiliyor ama bu tarz durumlar hayatın getirdiği yeni dış tecrübeler gibi zorluklarından çok farklı şeyler katıyor. Benimki de kimliğimle, neden yapılmasıyla ilgiliydi dediğim gibi. Kore'deki tecrübeden sonra İngiltere'de devam etmek de benim tasarıma dair bakışımın biraz daha deneysel olması gerektirdiğini düşündürdü ama akademik çalışmalardan yani eğitim hayatında buna lisansta başlayabilmek aslında çok daha sizin öne çıkaran bir şey.” şeklinde konuştu. 

“Deneysel tecrübeler bir şeyleri tekrar etmekten kaçınmanızı sağlıyor”

Deneysel tecrübelerin tasarım kariyerindeki önemine dikkat çeken Memiş; “Deneysel tecrübelere de yer vermelisiniz, birkaç ay bile geçirseniz o sizin kariyerinizi çok ciddi şekilde etkiliyor. Deneysel tecrübeler bir şeyleri tekrar etmekten kaçınmanızı sağlıyor. Çünkü tasarım tarihi biraz daha düşünceye bakmakla alakalı ve burada hangi alanda ilerlemek istediğinize karar vermeniz için de gerekli bir şey. Burada biraz daha farklı fikirlerle konuşmak, farklı insanlarla tanışmak, ziyaret etmek, yurt dışına çıkmak ve alanında öne çıkan insanlarla bir araya gelmek, hikâye alışverişinde bulunmak gerçekten sizi küçük küçük de olsa ileriye taşıyan şeyler oluyor.” dedi. 

Hepsi bir bütün olarak aynı şeyi anlatmalı

Portfolyonun kişiliği yansıtması gerektiğine değinen Memiş; “Portfolyonuzu ilerletmeniz gerekiyor ve bunlar kendi kişiliğinizle, kendinizi yansıtacak şeyler olmalı. Hepsi bir bütün olarak aynı şeyi anlatmalı. Çünkü onlarla mülakata girdiğinizde sizi ortaya çıkartacak şeylere ihtiyaç duyuyorlar. Yani çok fazla insan başvuruyor çünkü onlar da bir eleme yapmak zorunda. İki aşamalı diyebileceğim zor bir süreci var ama imkânsız da değil açıkçası. Çünkü ben de başvururken böyle son anda karar verip bir şansımı deneyeyim diye düşündüm. Çünkü zorlayıcı bir süreç oluyor. Beklentisiz bir şekilde bunları yapmak… Bir buçuk sene sınav hazırlığı olsun, hocalarla iletişim kurmak olsun, burs aramak olsun, bütün bunlarla uğraşmak biraz yorucu olabiliyor. Önemli olan pes etmeden devam edebilmek.” şeklinde konuştu. 

Yoğun ilgi gören etkinliğin sonunda katılımcılar, Rümeysa Memiş’e sorularını yöneltme fırsatı buldu. 

Ayrıca programın sonunda Memiş’e teşekkür belgesi takdim edildi.

 

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)