Araştırmacılar “Kök hücre ve genom” u konuştu…

Haber ile ilişkili SDG etiketleri

DOI : https://doi.org/10.32739/uha.id.44384

Üsküdar Üniversitesi Bilimsel Araştırma Topluluğu Kulübü tarafından “Tıbbi Teknolojide Güncel Yaklaşımlar” başlıklı etkinlik düzenlendi. Etkinliğe Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Konuk, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hikmet Koçak ve Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Sevim Işık katılım sağladı. Etkinlikte kök hücre ve insan genom projesine dikkat çekildi. 

Üsküdar Üniversitesi NP Sağlık Yerleşkesi, İbn-i Sina Oditoryumunda gerçekleşen etkinliğe yoğun katılım oldu.

Prof. Dr. Hikmet Koçak: “Üsküdar Üniversitesini seçerek doğru karar verdiniz”

Etkinliğin açılış konuşmasını Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hikmet Koçak gerçekleştirdi. Üniversitenin anlamına değinen Koçak; “Üniversitenin genel yapısına ve anlamına baktığımızda üniversite üst seviyede eğitim veren, eğitim verdiği bölümdeki bireyleri topluma faydalı veya meslek sahibi olarak yetiştiren bir kurumdur. Üniversitenin ikinci bir anlamı ise araştırma yapmaktır. Bunları hayal ederek bu üniversiteye geldiniz. Burada bize düşen sizlere gerekli imkânı sağlamak ve çalışma yapmak istediğiniz alanda sizlere yardımcı olabilmek. Teknoloji sadece tıpta değil teşhisten tedaviye her yerde var. Bu nedenle Üsküdar Üniversitesini seçerek doğru karar verdiniz.” şeklinde konuştu.

Prof. Dr. Sevim Işık: “Yumurtanın döllenmesinden ölüm anına kadar kök hücreleri vücudumuzda taşıyoruz”

Yıllardır kök hücre ve nörolojik hastalıklar üzerine çalıştığından bahseden Üsküdar Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Sevim Işık, kök hücre hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Işık; “Kök hücre; özelleşmemiş, kendini yenileme ve kopyalama özelliğine aynı zamanda farklılaşma özelliğine sahip olan hücrelere diyoruz. Bu hücreler ihtiyaç olduğu anda vücudumuzda kendilerini kopyalayabiliyorlar ve özelleşebiliyorlar. Bu şekilde sürekli olarak vücudumuzdaki doku yenilenmesi sağlanmış oluyor. Yumurtanın döllenmesinden ölüm anına kadar bu hücreleri vücudumuzda taşıyoruz. Sadece hücrelerin potansiyelleri değişiyor. İlk döllenme anından itibaren bu hücreler bir organizmayı oluşturabilme kabiliyetine sahipler. Fetüs bebek ve hayat boyu kişilerden elde edilen kök hücrelere doku kök hücreleri diyoruz.  Özellikle nörolojik ve ortopedik hastalıklarda faz 3 ve faz 4 denemeleri başladı. Birinci nesil kök hücreleri kemik iliğinden üç-dört mililitre kök hücre alıp oradan çoğaltıyorsunuz.  Dolayısıyla burada da çok nadir görülen hücrelerdir. Ölümsüz hücreler deyince akıllara kanser hücresi gelir. Bu hücrelerin klinikte kullanılmasında da kanser oluşturma riski var. Peki klinikte nasıl kullanılıyorlar? Hastadan herhangi bir vücut hücresi alınıyor. Örneğin deri hücreleri alınıyor, çekirdek çıkartılıyor ve herhangi bir donörden yumurta hücresi alınıp içerisine aktarılıyor, hayvan klonlamasında da aynı teknoloji kullanılıyor.” dedi.

Prof. Dr. Muhsin Konuk: “Bizim nesil homo sapiensin son örneği olacak gibi geliyor”

Günümüz itibarıyla daha önce hayal edilemeyen aşamalara gelindiğine dikkat çeken Üsküdar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Muhsin Konuk; “Gelişen dünya ve gelişen teknolojiyle bilgilerin artmasına bağlı olarak gelecek artık sizde olacağına göre lütfen çok elastik bir düşünce yapısına ve elastik davranış şekillerine sahip olmanızı tavsiye ediyorum. Çünkü statükoda kalanlar orada kalacak ve ilerleyemeyecek. Siz kendiniz için aileniz için değil, bu millet bu vatan için çalışmak zorundasınız. Çünkü hepimizin bu topraklara borcu bulunuyor. Bu borcu ödemek zorundayız. Özellikle insan genom projesinin 1990 yılında başlatılmasıyla ben doktora için yurtdışındaydım. O zamanlarda kök hücreden çok fazla bilgi öğreniyordum. 1990 yılında bir anda genom projesi başladı. Kök hücre unutuldu ve insan genom projesine çok fazla anlamlar yüklendi. Günümüz itibarıyla daha önce hayal edilemeyen aşamalara geldik. Bundan sonra siz nasıl yaşayacaksınız bilmiyorum ama şuna inanıyorum ki bizim nesil homo sapiensin son örneği olacak gibi geliyor. Sizlerden itibaren farklı bir canlı türü ortaya çıkacak diye de düşünüyorum. Farmakogenetikte temel itibarıyla insan genom projesinden elde edilen genetik veriyi kullanıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Etkinlik soru cevap bölümünün ardından sonlandı.

 

Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)