Adli kimya, yasal soruşturmalarda fiziksel kanıtları analiz etmek ve yorumlamak için bilimsel ilke ve tekniklerin uygulanmasını içeren adli bilimin bir alt disiplinidir. Uyuşturucu, eser maddeler, parmak izleri ve ateşli silah kalıntıları gibi kanıtları incelemek için kimya, biyoloji ve fizik ilkelerini birleştirir. Adli kimyagerler, maddeleri tanımlamak ve bileşimlerini ve kökenlerini belirlemek için spektroskopi, kromatografi ve mikroskopi gibi çeşitli analitik teknikler kullanırlar. Bu bilgiler daha sonra şüphelileri veya kurbanları bir suç mahalli ile ilişkilendirmek, mahkemeye kanıt sunmak ve genel soruşturma sürecine katkıda bulunmak için kullanılabilir.
Adli toksikoloji, biyolojik örneklerde uyuşturucu ve zehir gibi toksik maddelerin analizini ve yorumlanmasını içeren bir adli bilim dalıdır. Bu maddelerin çeşitli vücut sıvıları, dokuları ve organlarındaki varlığını ve konsantrasyonunu belirlemeye odaklanır. Adli toksikologlar, uyuşturucuya bağlı ölümler, alkol ve/veya madde etkisi altında araç kullanma ayrıca işyeri veya çevresel maruziyetler gibi uyuşturucu veya zehir katılımından şüphelenilen durumlarda çok önemli bir rol oynarlar. Bu maddeleri tanımlamak ve miktarlarını belirlemek için gaz kromatografisi ve kütle spektrometresi gibi gelişmiş analitik teknikler kullanırlar. Adli toksikoloji analizlerinin sonuçları, ölümün, motor becerilerinin ve davranış değişikliklerinin konu olduğu yasal işlemlerde kullanılır.
Genel olarak, adli kimyagerler ve adli toksikologlar, fiziksel ve/veya biyolojik kanıtların doğru ve tarafsız analizini sağlamak için bilimsel uzmanlıklarını kullanarak ceza soruşturmalarında hayati bir rol oynar. Çalışmaları, faillerin belirlenmesine yardımcı olabilecek, yasal davaları destekleyebilecek ve ceza adaleti sürecinin bütünlüğünü sağlayabilecek önemli bilgiler sağlayarak adalet sistemine katkıda bulunur.
Adli kimya ve toksikoloji yüksek lisans programı tipik olarak her iki disiplinin çeşitli yönlerini kapsayan bir dizi ders içerir.