Son Güncellenme Tarihi : 09.12.2021 14:57
Tinnitus, bilinen şekliyle ‘kulak çınlaması’, herhangi bir dış gürültü yokluğunda algılanan ses ile karakterize bir işitme bozukluğudur1–3. Kendi başına bir hastalıktan ziyade bir semptom olarak kabul edilmektedir4.
Çınlama, yaş ve cinsiyet fark etmeksizin çocukluktan itibaren herhangi bir noktada gelişebilmektedir5. Toplumda oldukça yaygın olan çınlama, yetişkin nüfusun yaklaşık %10-15’i kadardır1,4,6. Normal koşullar altında kulak çınlaması yaşamayan bireyler bile odyoloji kliniklerindeki işitme ölçümü için kullanılan sessiz kabinlerde çınlama algısı yaşayabilmektedir3.
Niteliksel olarak algılanan ses; yüksek veya alçak frekanslı bir ton, uğultu, çınlama, tıslama, ıslık, cırcır böceği sesi gibi değişik şekillerde tanımlanabilmektedir2. Çınlama; tek veya iki kulakta, nabız atışı benzeri veya farklı bir tarzda, aralıklı veya sürekli olabilmektedir 2,3.
Kulak çınlaması, objektif ve subjektif olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Objektif tinnitus, dışarıdan bir gözlemci tarafından steteskop ile işitilebilirken subjektif tinnitus yalnızca kişinin kendisi tarafından algılanmaktadır2,3.
Objektif tinnitusa çoğunlukla damar ve kasa bağlı bozukluklar neden olmaktadır. Baş, boyun, çene veya uzuvlardaki belirli manevralar objektif tinnitusu tetikleyebilmektedir4. Kulak çınlaması şikayeti olan kişilerin %1’den daha azında objektif tinnitus görülürken geri kalan %99’undan fazlasında subjektif tinnitus görülmektedir7.
Subjektif tinnitus, iç kulaktaki duyu hücrelerinde ses uyarımı olmaksızın ortaya çıkan, sinir sistemindeki anormal uyarılmadan kaynaklanmaktadır. Kulağa ulaşan sesin ortaya çıkardığı durumu taklit eden uyarılma; kulakta, işitme sinirinde veya beyne yükselen yollarda meydana gelmektedir3. Çok sayıda nöro-görüntüleme çalışmasıyla normalde sesler tarafından aktive edilmeyen kısımların bile çınlama hissini oluşturmada rol aldığına dair kanıtlar vardır6.
Subjektif tinnitus, dış kulak yolu, kulak zarı, orta kulak, iç kulak, işitme siniri ve sonrası yapıların problemlerini kapsayan otolojik nedenlerle, metabolik veya nörolojik hastalıklarla, bazı ilaçların yan etkisiyle ve psikolojik faktörlerle ortaya çıkabilmektedir4,8,9.
Kulak çınlaması olan bireylerde genellikle işitme kaybı olmaktadır ancak normal veya normale yakın işitmeye sahip kişilerde de çınlama görülebilmektedir10. Ayrıca çınlamanın yaygınlığı ve şiddeti, işitme kaybının derecesi ile artış göstermekle birlikte işitmenin tamamıyla yok olması durumunda da bireylerin şiddetli çınlama şikayetlerinin devam ettiği bilinmektedir8.
Yaşlılığa bağlı işitme kaybına sıklıkla çınlama eşlik etmektedir. Kafa travmasından kaynaklanan işitme siniri yaralanmaları, genellikle kulak çınlamasıyla sonuçlanmaktadır2. İşitme sinirindeki tümör varlığı da yine hemen hemen her zaman çınlama ile birlikte görülmektedir. Meniere hastalığının tanı kriterlerinden biri çınlamadır3.
Birçok araştırmanın konusu olmasına rağmen, çınlamanın oluşum mekanizması tam olarak anlaşılamamıştır. Ancak, genel olarak yüksek sese maruz kalmak, iç kulağı etkileyen işitme kayıpları, akustik travma(kulağa gelen bir darbe veya patlama gürültüsü) ve bazı ilaçların yan etkileri çınlama ile ilişkilendirilmektedir.
Kulak çınlaması bireyin tüm hayatını etkileyerek yaşam kalitesini bozabilmektedir. Şiddetli kulak çınlamasına hiperakuzi (normal şiddetteki seslere karşı aşırı hassasiyet) ve depresyon gibi duygusal bozukluklar eşlik edebilmektedir. Rahatsız edici derecede kulak çınlaması yaşayan hastalar için kesin bir tedavi seçeneği yoktur. Mevcut iyileştirme stratejileri çınlamanın şiddetini azaltmayı ve yaşam kalitesini iyileştirmeyi amaçlamaktadır2.
Çınlamanın karakterini belirleyebilmek için odyologlar tarafından sessiz test kabinlerinde hasta yanıtları baz alınarak frekans ve şiddet eşitleme yöntemleri kullanılmaktadır11.
Tedavi için birçok seçenek bulunmaktadır. İşitme cihazları mevcut seçeneklerin başında gelmektedir. İşitme cihazlarının sağladığı çevresel sesleri yükseltme, mevcut çınlamayı bastıracak ve çınlamanın yarattığı rahatsızlığı azaltacaktır12.
Yine işitme cihazları içindeki maskeleme seçenekleri, çınlamaya göre daha az rahatsız edici okyanus veya doğa sesleri ile çınlamanın işitilmesini azaltacaktır13.
Antidepresanlar da durumun psikolojik yükünü hafifletmek için sıklıkla tercih edilen yöntemlerden biridir. Ek olarak Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT), çınlamanın yarattığı psikolojik güçlükleri azaltmak amacıyla kullanılan psikolojik terapi yöntemlerindendir14.
Transkraniyal manyetik stimülasyon (TMS), çınlama tedavisi için dünya çapındaki kliniklerde kullanılan etkinliği kanıtlanmış bir diğer yöntemdir15.
Tercih edilen tedavi seçeneklerinden biri de odyologların uyguladığı Tinnitus Retraining Therapy (TRT)’dir. TRT, kulaktan beyne uzanan sinyal transferinden sorumlu mekanizmalarda değişiklik yaratmayı ve böylece doğrudan çınlama kaynaklı reaksiyonları hafifletmeyi hedefleyen danışmanlık ve ses terapisinden oluşan bir yöntemdir16.
1. Zeng, F. G., Richardson, M. & Turner, K. Tinnitus does not interfere with auditory and speech perception. J. Neurosci. 40, 6007–6017 (2020).
2. Jafari, Z., Kolb, B. E. & Mohajerani, M. H. Age-related hearing loss and tinnitus, dementia risk, and auditory amplification outcomes. Ageing Research Reviews vol. 56 100963 (2019).
3. Møller, A. R. Chapter 1: Introduction. Textbook of Tinnitus 3–7 (2011) doi:10.1007/978-1-60761-145-5_1.
4. Haider, H. F. et al. Pathophysiology, Diagnosis and Treatment of Somatosensory Tinnitus: A Scoping Review. Front. Neurosci. 11, 207 (2017).
5. Bae, E. B., Lee, J. H. & Song, J. J. Single-Session of Combined tDCS-TMS May Increase Therapeutic Effects in Subjects With Tinnitus. Front. Neurol. 11, 160 (2020).
6. Cai, Y. et al. Aberrant Functional and Causal Connectivity in Acute Tinnitus With Sensorineural Hearing Loss. Front. Neurosci. 14, (2020).
7. Understanding the Facts | American Tinnitus Association. https://www.ata.org/understanding-facts.
8. Knipper, M. et al. The neural bases of tinnitus: lessons from deafness and cochlear implants. Journal of Neuroscience vol. 40 7190–7202 (2020).
9. Langguth, B., Landgrebe, M., Kleinjung, T., Sand, G. P. & Hajak, G. Tinnitus and depression. World Journal of Biological Psychiatry vol. 12 489–500 (2011).
10. Mahafza, N., Zhao, F., El Refaie, A. & Chen, F. A comparison of the severity of tinnitus in patients with and without hearing loss using the tinnitus functional index (TFI). Int. J. Audiol. 1–7 (2020) doi:10.1080/14992027.2020.1804081.
11. Sarac, E. & Arli, C. Effects of tinnitus masking therapy in tinnitus patients with and without hearing loss. J. Turgut Ozal Med. Cent. 1 (2018) doi:10.5455/jtomc.2018.03.041.
12. Han, J. J. et al. Pre-treatment Ongoing Cortical Oscillatory Activity Predicts Improvement of Tinnitus After Partial Peripheral Reafferentation With Hearing Aids. Front. Neurosci. 14, 410 (2020).
13. Durai, M. et al. Prediction of tinnitus masking benefit within a case series using a spiking neural network model. in Progress in Brain Research 1–17 (Elsevier B.V., 2020). doi:10.1016/bs.pbr.2020.08.003.
14. McKenna, L., Vogt, F. & Marks, E. Current Validated Medical Treatments for Tinnitus. Otolaryngol. Clin. North Am. 53, 605–615 (2020).
15. Liang, Z. et al. Repetitive transcranial magnetic stimulation on chronic tinnitus: a systematic review and meta-analysis. BMC Psychiatry 20, 1–13 (2020).
16. Scherer, R. W., Erdman, S. A., Gold, S. & Formby, C. Treatment fidelity in the Tinnitus Retraining Therapy Trial. Trials 21, 670 (2020).