Beyin fabrika ayarlarına döner mi, hafızayı silmek mümkün mü?
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, TV100’de yayınlanan Cansu Canan Özgen ile Hayata Dair programının canlı yayın konuğu oldu. Tarhan, “Hafızayı silmek mümkün mü?” konusuna dair dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Düşünce gücüyle beyin dalgalarının yönetilebileceğini söyleyen Tarhan, üç yönteme dikkat çekti. Tarhan; “EKT Rewiring (Bağlantıları normalleştirme), TMU Resetleme, Psikoterapi ve Neurofeedback Reprograming (yanlış düşünce kalıplarını değiştirme) yaparak zihnimizi normal fonksiyonuna yaklaştırıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, TV100’de yayınlanan Cansu Canan Özgen ile Hayata Dair programının canlı yayın konuğu oldu. Tarhan, Özgen’in “Hafızayı silmek mümkün mü?” konusuna sorularını cevapladı.
“Anılarla yüzleşiyorsunuz, onları yeniden tanımlıyorsunuz”
Hastalıkların durumuna göre tedavi yöntemlerinden bahseden Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan; “Hafızayı silme diye anlaşılabilecek bazı tedavi yöntemleri uyguluyoruz. Bir tanesi Psikoterapi ve Neurofeedbacak Reprograming (Yanlış düşünce kalıplarını değiştirme) yöntemi. Yani beyni yeniden programlama. Bu psikoterapiyle oluyor. Anılarla yüzleşiyorsunuz, onları yeniden tanımlıyorsunuz. Yeni bir anlam yüklüyorsunuz, kabulleniyorsunuz ve o anılardan bir şeyler öğreniyorsunuz. Hayat olaylarını, korkuları yeniden analiz ediyorsunuz. Ondan sonra yeni duruma göre yeniden o bilgiyi alıp, ön bellekten uzak belleğe gönderiyorsunuz. Bu terapilerle oluyor. Zihni normal fonksiyonuna yaklaştırıyoruz.
Beyin fabrika ayarlarına döner mi?
İkincisi de TMU resetleme tarzında, beynin sanki fabrika ayarlarına dönmesi gibi bir durum. Manyetik uyarım tedavileriyle buna yakın uygulamalar yapılıyor. Aynı şeyleri tekrar eden kişiler bir müddet sonra tekrar şiddeti azalıyor. Manyetik uyarım, derin uyarım tedavileriyle beyine bunu kazandırabiliyor.
Bir de EKT Rewiring (Bağlantıları normalleştirme) dediğimiz yani beyindeki bozulmuş yolları tekrar yapma, bağlantıları yeniden oluşturma anlamında EKT tedavisi var. Bu tedavi özellikle OKB hastalığında, psikoz gibi ağır şiddetli durumlarda, kişinin artık intihar noktasına gelmesinde yahut da psikolojik bütünlüğü dağılma noktasına geldiğinde bu tedavi zorunlu oluyor. Bu tedavide kişi, yaşadığı olayları unutuyor. ‘Burası neresi, ben neredeyim?’ durumuna geliyor. Bu tedaviyi terapilerle de desteklemek gerekiyor…” şeklinde konuştu.
“Klasik psikoterapiye ‘nörofeedback’ yöntemini ekliyoruz”
Düşünce gücüyle beyin dalgalarının yönetilebileceğini söyleyen Tarhan; “Reprograming tedavisinde klasik psikoterapiye nörofeedback yöntemini ekliyoruz. Bu yöntemde kişinin hastalığına göre başına elektrotlar takılıyor. Bu hastalıklar posttravmatik stres bozukluğu, agresyon ya da anksiyete olabiliyor. Önce beynindeki beta ve alfa dalgalarını ölçüyoruz. Hangi dalga yüksekse onu azaltacak, hangi dalga düşükse o dalgayı arttıracak bir modül var, onu uyguluyoruz. Düşünce gücüyle beyin dalgalarını yönettiriyoruz.” dedi.
Beynindeki patika yollar otoyola dönüyor…
Terapilerin yetersiz olduğu zamanlarda ilaç tedavisinin gerektiğini belirten Tarhan; “Bir bilgisayar düşünün... Bütün bilgiler ön bellekte olsa o bilgisayar yavaşlar, başka bir şey yapamaz. Biz tedavide o ön bellekteki bilgileri uzak belleğe gönderiyoruz. Artık kişi çağırdıkça o bilgiler geliyor, istem dışı gelmiyor. Bu kişilerin beynindeki yollar patika gibiyken otoyol gibi oluyor. Düşünce tekrarıyla aynı şeyi tekrar ediyorlar. Yani onun için sadece terapi de yeterli olmuyor. İlaç ve manyetik uyarım tedavisi, elektriksel tedavilerle düzelebiliyor. Yaşadığı olayları unutmak için intihar eden vakalar var. ‘Bununla yaşanmaz’ diyorlar. Sakın karamsar olmayalım bu durum çözümü olan bir durum…” ifadelerini kullandı.
Üsküdar Haber Ajansı (ÜHA)