Ayhan SONGAR 1926-1997

Ayhan Songar (1926-1997), Türk psikiyatristi, akademisyen, yazar ve toplumsal figürdür. Psikiyatri alanındaki önemli katkıları ve kültürel alandaki etkinlikleriyle tanınmıştır.

Ayhan Songar Kimdir?

Ayhan Songar, 1926 yılında Balıkesir'in Gönen ilçesinde doğmuştur. 1950 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olduktan sonra, aynı fakültede asistan olarak akademik kariyerine başlamıştır. 1956 yılında doçent, 1961'de ise profesörlük unvanını alarak akademik hayatına ivme kazandırmıştır. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Psikiyatri Anabilim Dalı'nın kurucusu olan Songar, 34 yıl boyunca bu bölümün başkanlığını yapmıştır. Psikiyatriye olan katkılarının yanı sıra, Türk klasik müziğini tedavi amaçlı kullanarak bir müzik terapisi birimi kurmuş ve bu alandaki yenilikçi yaklaşımıyla dikkat çekmiştir. Ayrıca, parapsikoloji, sibernetik ve biyofizik gibi alanlarda da dersler vermiştir. Hem Türk toplumunun hem de dünya bilim camiasının saygısını kazanmış olan Ayhan Songar, çok yönlü kişiliğiyle öne hatırlanmaktadır.

Etkisi ve Mirası

Ayhan Songar, sadece akademik kariyeriyle değil, aynı zamanda toplumsal alandaki önemli çalışmalarıyla da tanınmıştır. Ayhan Songar'ın fikirleri ve yaptıkları, günümüzde hâlâ birçok psikiyatrist ve akademisyen tarafından saygıyla anılmaktadır. Türkiye Yeşilay Cemiyeti’nin Genel Başkanlığı'nı yapmış, Aydınlar Ocağı, Türkiye Millî Kültür Vakfı ve Türk Edebiyatı Vakfı gibi kuruluşların kurucuları arasında yer almıştır. Ayrıca, Millî Gazete ve Türkiye gazetesinde yazılar yazarak halkı bilgilendirmiş ve düşünsel katkılarda bulunmuştur. İleri görüşlülüğü ve çok yönlü ilgisiyle, Türk düşün dünyasında önemli bir figür haline gelmiştir. New York Bilimler Akademisi'ne üye olarak uluslararası alanda da saygınlık kazanmış, Türk psikiyatrisinin gelişmesine önemli katkılar sağlamıştır.

Songar’ın, psikiyatri dışında yer aldığı alanlardan biri de müzik olmuştur. Türk klasik müziğiyle tedavi yöntemi geliştirmesi, onun hem bir akademisyen hem de bir sanatçı olarak farklı disiplinleri birleştiren bir vizyona sahip olduğunu göstermektedir. Uzun yıllar boyunca çeşitli gazetelerde köşe yazıları yazmış ve bunlarda genellikle toplumun kültürel, sosyal ve bilimsel meselelerine dair görüşlerini paylaşmıştır. Ayrıca, 1992'de New York Bilimler Akademisi’ne üye seçilmiştir.

Bunun yanında, Ayhan Songar, Türkiye'nin adli tıp alanında da önemli görevler üstlenmiş ve Adalet Bakanlığı’na bağlı Adli Tıp Kurumu’nda Müşadehane Şubesi Müdürlüğü yapmıştır. Ayrıca, Türkiye Psikiyatri Derneği'nin başkanlığını üstlenmiş ve psikiyatri camiasındaki etkisini sürdürmüştür.

Ayhan Songar, 1997 yılında İstanbul’da vefat etmiştir. Arkasında bıraktığı çok sayıda bilimsel ve kültürel miras, Türk psikiyatrisinin ve kültürel hayatının şekillenmesinde

önemli bir rol oynamıştır. Hem bir bilim insanı hem de toplumun ruhsal ve kültürel gelişimine katkıda bulunan bir aydın olarak hatırlanmaya devam etmektedir.